Bilenler bilir! Mercedes Sosa, Arjantinli bu derin, güzel ses susmuş. Öyle yazdı gazeteler.Ama şükür ki, Mercedes Sosa bu dünyada yaşadı, şükür ki, sesini ve ruhunu, yüreği bozuk olanlara karşı bize bıraktı.
[b]“Gracias a La Vida” ( teşekkürler hayat ) Hüzün ve yaşam sevincinin şarkısı[/b]
[b]teşekkürler hayat, bütün verdiklerin için
iki göz verdin bana
her açtığımda kusursuzca ayırt edebiliyorum
siyahı beyazdan,
gökyüzünün derinliklerindeki yıldızlı görüntüyü
ve de kalabalıklar içerisindeki sevdiğimi [/b]
[b]teşekkürler hayat, bütün verdiklerin için
bana ses ve harfleri verdin
ve onlarla haykırıp, düşünebildiğim kelimeler
anne, arkadaş,kardeş ve yanan ışık,
bir de sevda, duygularıma yol gösteren [/b]
[b]teşekkürler hayat, bütün verdiklerin için
sesi verdin, bütün şiddetiyle hayatı içeren
gece gündüz cırcırböceklerini ve kanaryaları kaydeden
çekiç seslerini, motorları, köpek havlamalarını, fırtınaları da
ve sevdiğimin yumuşak sesini de [/b]
[b]teşekkürler hayat, bütün verdiklerin için
yorgun ayaklarımın adımlarını verdin
onlarla şehirleri ve gölcükleri gezdiğim
ve kumsalları ve çölleri, dağlar ve ovaları ve yürüdüğüm
senin evin, senin cadden, ve senin avlunu [/b]
[b]Bana çok şey veren hayata teşekkürler
yıkıntılardan ayağa kalkışı ayırabilmeyi
şarkımı oluşturan, sizin şarkınızla aynı olan şarkıyı oluşturan,
iki temel maddeyi; gülücüğü ve gözyaşını verdiği için teşekkürler [/b]
[b]Herkesin şarkısı olan benim kendi şarkımı..
Bana çok şey veren hayata teşekkürler... [/b]
gracias a la vida, que me ha dado tanto.
me dio dos luceros, que cuando los abro,
perfecto distingo lo negro del blanco,
y en el alto cielo su fondo estrellado,
y en las multitudes el hombre que yo amo.
gracias a la vida, que me ha dado tanto.
me ha dado el oÃdo que, en todo su ancho,
graba noche y dÃa grillos y canarios
martillos, turbinas, ladridos, chubascos,
y la voz tan tierna de mi bien amado.
gracias a la vida, que me ha dado tanto,
me ha dado el sonido y el abecedario.
con él las palabras que pienso y declaro,
"madre,", "amigo," "hermano," y los alumbrando
la ruta del alma del que estoy amando.
gracias a la vida, que me ha dado tanto.
me ha dado la marcha de mis pies cansados.
con ellos anduve ciudades y charcos,
playas y desiertos, montañas y llanos,
y la casa tuya, tu calle y tu patio.
gracias a la vida que me ha dado tanto.
me ha dado la risa, y me ha dado el llanto.
asà yo distingo dicha de quebranto,
los dos materiales que forman mi canto,
y el canto de ustedes que es el mismo canto.
y el canto de todos que es mi propio canto.
gracias a la vida, que me ha dado tanto
[b]“Gracias a La Vida” ( teşekkürler hayat ) Hüzün ve yaşam sevincinin şarkısı[/b]
[b]teşekkürler hayat, bütün verdiklerin için
iki göz verdin bana
her açtığımda kusursuzca ayırt edebiliyorum
siyahı beyazdan,
gökyüzünün derinliklerindeki yıldızlı görüntüyü
ve de kalabalıklar içerisindeki sevdiğimi [/b]
[b]teşekkürler hayat, bütün verdiklerin için
bana ses ve harfleri verdin
ve onlarla haykırıp, düşünebildiğim kelimeler
anne, arkadaş,kardeş ve yanan ışık,
bir de sevda, duygularıma yol gösteren [/b]
[b]teşekkürler hayat, bütün verdiklerin için
sesi verdin, bütün şiddetiyle hayatı içeren
gece gündüz cırcırböceklerini ve kanaryaları kaydeden
çekiç seslerini, motorları, köpek havlamalarını, fırtınaları da
ve sevdiğimin yumuşak sesini de [/b]
[b]teşekkürler hayat, bütün verdiklerin için
yorgun ayaklarımın adımlarını verdin
onlarla şehirleri ve gölcükleri gezdiğim
ve kumsalları ve çölleri, dağlar ve ovaları ve yürüdüğüm
senin evin, senin cadden, ve senin avlunu [/b]
[b]Bana çok şey veren hayata teşekkürler
yıkıntılardan ayağa kalkışı ayırabilmeyi
şarkımı oluşturan, sizin şarkınızla aynı olan şarkıyı oluşturan,
iki temel maddeyi; gülücüğü ve gözyaşını verdiği için teşekkürler [/b]
[b]Herkesin şarkısı olan benim kendi şarkımı..
Bana çok şey veren hayata teşekkürler... [/b]
gracias a la vida, que me ha dado tanto.
me dio dos luceros, que cuando los abro,
perfecto distingo lo negro del blanco,
y en el alto cielo su fondo estrellado,
y en las multitudes el hombre que yo amo.
gracias a la vida, que me ha dado tanto.
me ha dado el oÃdo que, en todo su ancho,
graba noche y dÃa grillos y canarios
martillos, turbinas, ladridos, chubascos,
y la voz tan tierna de mi bien amado.
gracias a la vida, que me ha dado tanto,
me ha dado el sonido y el abecedario.
con él las palabras que pienso y declaro,
"madre,", "amigo," "hermano," y los alumbrando
la ruta del alma del que estoy amando.
gracias a la vida, que me ha dado tanto.
me ha dado la marcha de mis pies cansados.
con ellos anduve ciudades y charcos,
playas y desiertos, montañas y llanos,
y la casa tuya, tu calle y tu patio.
gracias a la vida que me ha dado tanto.
me ha dado la risa, y me ha dado el llanto.
asà yo distingo dicha de quebranto,
los dos materiales que forman mi canto,
y el canto de ustedes que es el mismo canto.
y el canto de todos que es mi propio canto.
gracias a la vida, que me ha dado tanto