çok güzel
Kaç şehir var aramızda
|
Canım yalnızca sevmek istiyor seni. Öncesinin ve sonrasının arasına alıp değil,alışılmış bir tören gibi değil.Hiç dokunmadan,belki de gözlerine bakmadan,konuşmadan belki belki de her zaman yaptığımız gibi değil.. Canım yalnızca sevmek istiyor seni. Unutup,tekrar hatırladığım çok sevdiğim bir şarkıyı hiç bıkmadan defalarca ara vermeden içten içe mırıldanıp zamandan koparıp alır gibi.. Canım yalnızca sevmek istiyor seni.Saçlarını yüzünden ayırıp,gözlerini kirpiklerinden, ellerini bileklerinden,ismini bedeninden ayırıp,ayrı ayrı bir evin odalarını gezer gibi,keşfeder gibi, ilk kez ve merakla ve hayranlıkla,bir kırmızının detayında dakikalarca takılıp bakar gibi canım yalnızca sevmek istiyor seni.. Canım yalnızca sevmek istiyor seni,nereye varacağını bilmediğim bir kaçamak yolculuğa,sırf aklıma esti diye,sevdiğim hiçbir eşyayı almadan yanıma çıkar gibi..Süregelen bir sevgiyle değil,öğretilmemiş,bilmediğimiz biçimlerde,kuşların kanatlarını açıp,özgürlüğe süzülmesine yarayan içgüdüleriyle,içimden geldiği gibi canım yalnızca sevmek istiyor seni.Tarifsiz bir hisle sevmek istiyorum seni. Tatlı,ekşi ya da tuzlu değil,bilmediğim bir tatla,bir duyguyla.Öyle,bir meyvenin tadını alır,bir kitabın adını okur gibi değil; bir yaz günü tenine vuran sıcaklığı gibi güneşin,serin bir akşamın denizden esen rüzgarıyla içine işlediği yosun kokuları gibi,anlatamadığın ama bırakmak istemediğin,bitmesini istemedigin bir hisle.. CANIM YALNIZCA SEVMEK İSTİYOR SENİ.. NE UMUT ETMEK,NE DE BEKLEMEK..BASKA HİÇBİR ŞEY.. Hani olmaz ya... Olsun istiyorum Çık gel istiyorum Onca acıyı onca sızıyı Bu anı görmek için mi Demeni istiyorum Ansızın öle bir gel ki... Hasretinle deli olmadan
[SIZE=4]Seni gördüğüm an delireyim [/SIZE][SIZE=5]İSTİYORUM [/SIZE]
[/SIZE]
[SIZE=5][SIZE=4]Delirmenin bile senli bir sebebi olsun [/SIZE][/SIZE][SIZE=5]İSTİYORUM [/SIZE] [SIZE=5]Anladın mı ? SENLİ BİR SEBEBİ Yüreğinden seni seviyorum deyişini özledim
Yüreğinden seni seviyorum deyişini özledim Ben seni çok özledim..Sana sarılmayı sarılıp koklamayı...Sımsıcak kalp atışını..Ellerimin arasından..Akıp giden saçınıı titrekTellerini özledim....Ben seni çok özledim..Derinliğinde kaybolduğumGözlerine ne demeli bilmem...Mühür gözlerinde ki derinliği..Beni sonsuzluğa sürükleyen..Ansızın hüzünlerin en çıkmazına iten..O derin ve güzel gözlerini özledim...Ben seni çok özledim..Sesindeki çocuksuluğu arlığındaki coşkuyu ile...Kederin o muhteşem yoğruluşunu ....Olmadık zamanlardaOlmadık benzetmelerini...Hikayelerini dinlemeyi Mesela ile başlayan..Ve insanın ruhunu okşayan Hecelerinin kelime olmaya..Koşuşunu özledim... Ben seni çok özledimYorgun bir akşamda Belki bir cumartesi günündeYürürken yeşilliklerin içinde Seni solumayı seninle yürümeyi özledim Ben seni çok özledim..Seni seviyorum deyişinin içindeki seni...Ve şiirlerdeki her bir satırın Sana dökülüşünü özledim....Ben seni çok özledimYağmur yağarken üzerime..Gözyaşlarımı bırakıp gökyüzüne...Başka bir yağmurla sana yağsın diyeUmut etmeyi özledim… Ben seni çok özledim..Kalbindeki insanlara rağmen Orada sıkışacak bir yer bulmak..Ve dışarıda kalmamak için yaptığım...Çırpınışları özledim…Ben seni çok özledim Kahırlanıp içimi dökmeyi Küsüp küsüp barışmamızı özledim. Seni kıskandığım günleri Hayallerimin sultanını özledim Ben seni çok özledim...Sesini özledimKonuştukça içimi rahatlatan..Ben seni özledimYanımdayken bütün dertlerimi unutturanGözlerini Özledim..Bir bakışınla içimde fırtınalar kopartan..Saçlarını özledim..Dokunduğumda içimi titreten Ellerini özledim...Dokunduğumda ayaklarımı yerden kesen..Ama en çokBen senin sevgini özledim.... Ben seni çok özledimŞiirimi okuyan gözlerini özledim Beni sana getiren yollarını özledimSorun değil mesafe dillerini özledimKışın sonu bahardır mis kokunu özledim Ben seni çok özledim...Baş başa kaldığımızda bakışını...Bana hasretle sarılışını..Gözlerinle gözlerime gülüşünü..Yüreğinden seni seviyorum deyişini özledim... Ben ki alışkın değilim sensiz uyku tutturabildiğim gecelere,
Duymadan o güzel sesini, uyku girmiyor işte bu yorgun gözlerime. Sabah gözümü ilk açtığımda elim hemen telefona gidiyor, acaba aradı mı? Diye. Ama her defasında senin dışında onlarca kişi görüyorum telefonuma numaralarını cevapsız diye bırakan. öyle özledim ki, sesinin sesimdeki yankısını! çocuksu gülümsemene neden olan maymunluklarımı... Beni sevme şeklini öyle özledim ki... Bu lanet dünyada her geçen gün soğuyor insan hayattan, yaşamaktan. çünkü hiçbir şey istediğimiz gibi gitmiyor maalesef. Dünyanın adil olmasını bekliyoruz, hani hiç değilse bize zarar vermemesini, huzurlu olmayı... Ama sanırım sabır taşı misali, bizi tam ortamızdan çatlatmaya niyetli. öyle özledim ki, gözlerinin içine bakarken gözlerimden durduk yerde yaş gelmesini... Neden ağlıyorsun derdin, deli misin sen? Gözlerine bakınca neler gördüğümü bir bilsen, Sen olsaydın benim yerimde, mendil dayanmazdı gözyaşlarını silmene herhalde. öyle özledim ki seni aradığımda sesindeki neşeyi... Kuşum derdin, özledin mi beni derdin. Bende belki tam anlatamam sana olan hasretimi diye Nasıl özlediğimi, seni nasıl sevdiğimi ispatlayayım diye hep yemin ederdim. Güzel gözlüm, öyle özledim ki seni... Yüreğim bir mecal kaldı şimdi. Her gece yatağıma geçip çalmasını bekliyorum lanet telefonumun. Her gece yalvarıyorum Allah ıma, bir an önce geçsin bu dertler bu sıkıntılar diye... Ve her gece uykuyu haram ediyorum gözlerime. A kadınım, öyle özledim ki seni... Tıraş bile olmuyorum eskisi gibi. Batıyor sakalların git kes öyle öp beni derdin. öptürmezdin gül yanaklarını sinek kaydı olmadan yüzüm. Ama geri döndüğümde de kokumu içine çekerek öyle bir öperdin ki beni, hep öyle kalalım isterdim. Sevdiğim, öyle özledim ki seni... Sesini, nefesini, bana doğru kurduğun cümlelerin her bir kelimesini... Şimdi bekliyorken senden gelecek tek bir seslenişi, nasıl zor bir bilsen, Nefes alıp verdiğimde hasret ciğerlerimi yakıyor, özlem saçlarımdan tutup çekiştiriyor. Sensin onun dermanı diyor içimdeki ses her gece. Canımın taaaa içi, öyle özledim ki seni... Her derdini alırdım üstüme, sen üzülme sen yorulma sen düşünme isterdim, ben bakarım çaresine... Yeter ki gülsün yüzün derdim, ben meydan okurum senin için bu alemin cümlesine... Kurban olduğum, aşkların en güzeli, bir tanem, gül bakışlım, kalbimin birincisi... öyle özledim ki seni, sesini, nefesini... Haydi geri dön artık ta, mutluluktan kes şu nefesimi... Devrildim öylece..
Kalbimin sağına seni Soluna hayatı alıp özledim öylece.. Sonra da sana sarılırcasına cümlelere sarıldım. Cümleler aktıkça yüreğimden.. Sen oldum.. Bir kıyı belledim kendime.. Seni özledikçe koşuyorum o kıyıya.. Seni anlatıyorum sonra.. Sonra dudaklarım kuruyor... Susadıkça seni içiyorum... Ne de olsa sen bana hayatsın... Özlemin sen olduğu bir yerde senden başka neyi özleyebilirim ki... " Gözlerinin Kıyılarında Büyümenin Onuru bana yaşattığın için sonsuz sevgilerimle..." Seni seviyorum Sığlığıma Dua Genişliği Katan Kadın.. Yaşamak isterdim istanbul'u seninle
Gecenin maviliğinde şarkılar söyleyip Ayışığı çınlayan ıslak kaldırımlarda Haykırmak isterdim sana seviyorum diye Güneş damlıyoken istanbul sokaklarına Parıltısı yakarken yüzümüzün tenini Tanyeliyle gözümü açmak isterdim İstanbul'un bir yakası sen bir yakısı ben Uzanıp tutmak isterdim ellerini Yüreğimden yüreğine köprü kurarcasına... hayat yavaş yavaş gidiyorum senden
saçlarımı her sabah taradığıma bakma onun ellerinin gezmeyeceği saçlarımı seviyorum sanma! takvimde işaretlediğim günlere bakma onsuz herhangi bir günü önemsiyorum sanma! dudağıma sürdüğüm allara kanma siyahım allanır da çiçekler açarım sanma! attığım adımlara yürüdüğüm yollara bakma varacağım yer o değilse o adımlar mecburi gönüllüyüm sanma! gözlerime bakma kederden başka umutlu ışıklar bulurum sanma! içime çektiğim havaya kanma onun teniyle buluşmadıkça nefes alıyorum sanma! dilimden dökülen isimlere bakma onun adından başka bir şey biliyorum sanma! hayat yavaş yavaş gidiyorum senden bu benim uzun intiharım yaşıyorum sanma! Biliyorum; ama elimde değil söylememek... Bir gerçeklik vaat etmese de "merhaba" deyişin... Yüzüme bakmadan konuşabilsen de elimde değil işte... Ben de bakamıyorum senin yüzüne...
Ve...BeN Sana Aşık Olacagım! Seni; "elsiz" ezberliyorum!. Belki hiç dokunmayacaksın bana... Bir gülün yaprağına dokunur gibi dokunacağım ben... Sana değil; yine bir gül yaprağına... Seni; "dilsiz" tanıyorum!... Seni ne zaman düşünmesem susuveriyorsun kulaklarımda... Senden özge düş hayal yok!.. Sen duvarlarımda alışılmış bir yalnızlıksın... Konuşamıyoruz "merhaba"dan başka kelime... "Nasılsın"lar zoraki çıkıyor dudaklarımızdan... Duymuyoruz!.. Eminim... Seni; "kör" bilmek de işime gelirdi belki... Bir cam yansımasında ya da yağmurlu bir yalnızlığında yolculuğunun dışarıyı izlemediğini varsaymak... Anlamsız bir bakışa belki biraz da siyaha bürünmesi gözlerinin... Kendimi "hissiz"liğine inandıramıyorum... Şu yazdıkların var ya; olmasa onlar?!! Tüm noktalı virgüllerimle birlikte ben sana aşık olacağım... Şiirler umurumda değil!.. Şarkılar... Hepsinin boğazını sıkacağım... Duyduğum her güzel melodiye susacağım artık; çünkü ben sana aşık olacağım... Seni ilk okuduğum şiirde olduğum gibi... Seni ilk gördüğüm resimde olduğum gibi... Seni ilk tanıdığım günde olduğum gibi... Ve dün ve bugün olduğum gibi... Yarın da ben sana aşık olacağım. Aynı kaldırımlarda üşümüş olabiliriz bir ihtimal bu sebepten seviyorum artık onları... Belki aynı rakıyı yudumladık bir zamanlar... Aynı yağmura tutulduk... Aynı anda bakmışız ki ayışığına... Ben sana aşık olacağım. "Sus" diyecek gözlerin bana... Biliyorsun bir daha bakamayacağım onlara... "Sus" diyeceksin duyamayacağım sesini de... Beni reddedişini bile çok gördüm kendime. Bir hayal şiiri yaratacağım ve onun içinde ben sana aşık olacağım. "Sus" diyemeyecek yazdıkların bana... Ben de "Sus" olamayacağım yazdıklarımda!.. Seni yazacağım; çünkü artık "varsam varım"... Çünkü ben sana aşık olacağım ... İçimde senden başka bir sen var artık ve ben onu sonsuza kadar yaşatacağım... Bir hayal kenti yaratacağım ve onun içinde ben sana aşık olacağım... Yaşlı değil aptalım!.. Hal bilmem mazeret bilmem şimdi... “ama” diye başladığın hiç bir cümle ilgilendirmiyor beni... Yirmi yaşımın heyecanına kapılacağım... ve ben ... Sen bilmediğin için beni gönlünce yazacaksın şiirlerini... Senin yazdığını okurken ben o şiirde de bir başka “ben” yaratacağım... Böylelikle sen de “beni” anlatacaksın... En çözülmez açmazlarla hazırlandım sana... Bir değişiklik yapacağım... ve ben; (bilmiyorsan söyleyeyim) Sana aşık olacağım... |
« Önceki Konu | Sonraki Konu »
|
Konu ile Alakalı Benzer Konular | |||||
Konular | Yazar | Yorumlar | Okunma | Son Yorum | |
♥♥♥♥♥♥yas Tutsun Bütün şehir♥♥♥♥♥♥ | ROSE | 18 | 735 |
04-12-2022, Saat: 12:44 PM Son Yorum: wildfang |
|
Birak Sewdigimi Ey Uzak Sehir | ÇiLeK | 3 | 438 |
04-10-2022, Saat: 08:50 AM Son Yorum: wildfang |
|
Bu şehir Ve Sensizlik........ | ROSE | 8 | 1,063 |
09-22-2015, Saat: 04:04 PM Son Yorum: Beyaz |
|
Bir Şehir, Bir Kadın.. İstanbul mu Senin Adın..? | SeRDİD | 2 | 817 |
01-29-2014, Saat: 09:20 PM Son Yorum: onaç |
|
Yaban(cı) Aşk // Şehir... | acemhe | 3 | 573 |
06-22-2010, Saat: 12:17 AM Son Yorum: ÐŽeşaren |
Konuyu Okuyanlar: 5 Ziyaretçi