Hani demiştim ya
Haykırabilir miyim şimdi korkaklığını ?
Artık sahiplenilmeyecek olmanın burukluğunu yaşarken,
haykırabilir miyim dersin, susar mıyım,
gülüp geçer miyim yoksa …?
Yazamıyorum… o kadar soğumuş ki içim yazamıyorum bile..
Bir zamanlar taa içimde olan , içinde kaybolduğum varlığını bulamıyorum.
Kaç gündür arıyorum anıların sayfalarında seni…
Silmişsin giderken her sayfayı… ya da hiç mi yazılmamışlar…
Bir film arası şekerlemesinde gördüğüm düş müydün sende ?
Düş müydüm ben de ? Çözemedim.. )
Oysa ne cümlelerim vardı baştan ayağa sırılsıklam
Ne sitemler ne özlemler biriktirmiştim içimde..
Korkularına , kendinden kaçışlarına düzdügüm söylenmemiş kelimelerim vardı
Bir küfür vardı dudaklarımda yalanlarına savuracağım
Kendini aldatırken beni de sürükledigin yalanlarına
Korkularına , sebeplerine hain planlarım vardı ))
Kendini attıgın sahte kucaklara
Her altı ayda bir yaşadıgın yalan aşklara ..
Kendi kendini aşık edip de kendi kendine vazgeçişlerine , dedim ya sövgülerim vardı..
Yalansın sen diyecektim Hiç’ sin
Aşık da sensin maşuk da..
Yok senin ilişkilerinde ikinci bir kişi
Aslında sana lazım değil gerçek bir ilişki
Al aynayı karşına , sev sevebildiğin kadar kendini !
Sen , kendi gerçekliğinin yokluğunda kaybolmuşken
O siyaha ortak edeceğin sahte bir ışık ararmışsın meğer..
Heyecan .. sadece kendinden kaçmanı sağlayacak
Kendine ‘Gerçek’ edinemedigin hayatta sana bir ‘Gerçek’ olacak
Sahte özlemler sahte kavuşmalar
Aşk yanılsamaları istermişsin…
Biri olsun üzeyim , üzüleyim onu kendi ellerimle çerçeveleyeyim…
Kendi kendimi aşık edeyim ,
Ben yaratayım O olsun..adı da aşk olsun…))
Aşkolsun…
Ve ,
Anladım .
Anladım ve yitirdim tüm kelimelerimi içimde..
Tek tek ezdim yutkunduklarımı.
Zira ne öylersen söyle ,
Söyleyeceklerin karşındakinin anlayabileceği kadarmış..
Şimdi tekrar soruyorum kendime ,
Artık sahiplenilmeyecek olmanın burukluğunu yaşarken,
haykırabilir miyim dersin, susar mıyım,
gülüp geçer miyim yoksa …?
Sanırım , şimdi biliyorum .....
Haykırabilir miyim şimdi korkaklığını ?
Artık sahiplenilmeyecek olmanın burukluğunu yaşarken,
haykırabilir miyim dersin, susar mıyım,
gülüp geçer miyim yoksa …?
Yazamıyorum… o kadar soğumuş ki içim yazamıyorum bile..
Bir zamanlar taa içimde olan , içinde kaybolduğum varlığını bulamıyorum.
Kaç gündür arıyorum anıların sayfalarında seni…
Silmişsin giderken her sayfayı… ya da hiç mi yazılmamışlar…
Bir film arası şekerlemesinde gördüğüm düş müydün sende ?
Düş müydüm ben de ? Çözemedim.. )
Oysa ne cümlelerim vardı baştan ayağa sırılsıklam
Ne sitemler ne özlemler biriktirmiştim içimde..
Korkularına , kendinden kaçışlarına düzdügüm söylenmemiş kelimelerim vardı
Bir küfür vardı dudaklarımda yalanlarına savuracağım
Kendini aldatırken beni de sürükledigin yalanlarına
Korkularına , sebeplerine hain planlarım vardı ))
Kendini attıgın sahte kucaklara
Her altı ayda bir yaşadıgın yalan aşklara ..
Kendi kendini aşık edip de kendi kendine vazgeçişlerine , dedim ya sövgülerim vardı..
Yalansın sen diyecektim Hiç’ sin
Aşık da sensin maşuk da..
Yok senin ilişkilerinde ikinci bir kişi
Aslında sana lazım değil gerçek bir ilişki
Al aynayı karşına , sev sevebildiğin kadar kendini !
Sen , kendi gerçekliğinin yokluğunda kaybolmuşken
O siyaha ortak edeceğin sahte bir ışık ararmışsın meğer..
Heyecan .. sadece kendinden kaçmanı sağlayacak
Kendine ‘Gerçek’ edinemedigin hayatta sana bir ‘Gerçek’ olacak
Sahte özlemler sahte kavuşmalar
Aşk yanılsamaları istermişsin…
Biri olsun üzeyim , üzüleyim onu kendi ellerimle çerçeveleyeyim…
Kendi kendimi aşık edeyim ,
Ben yaratayım O olsun..adı da aşk olsun…))
Aşkolsun…
Ve ,
Anladım .
Anladım ve yitirdim tüm kelimelerimi içimde..
Tek tek ezdim yutkunduklarımı.
Zira ne öylersen söyle ,
Söyleyeceklerin karşındakinin anlayabileceği kadarmış..
Şimdi tekrar soruyorum kendime ,
Artık sahiplenilmeyecek olmanın burukluğunu yaşarken,
haykırabilir miyim dersin, susar mıyım,
gülüp geçer miyim yoksa …?
Sanırım , şimdi biliyorum .....