Kadınlar
 biten ilişkilerinden sonra yalnızca kendilerinin acı çektiğini sanır. Oysa ki... 
Acı çeken yalnızca ilişkinin 'kız' tarafı
 gününü gün edense erkek tarafıdır... Aslında işler pek te böyle değil. Bilinenin aksine erkekler
 kadınlardan daha fazla acı çekiyor
 sadece içlerine atıyorlar
 o kadar... 
Her biten ilişki
 bir önceki sondan daha çok acı verir ayrılanlara... Her yaşanan 'son'da bir daha kimseye böyle aşık olamayacağını
 kimseye böyle bir sevgi duyamayacağını sanır insan. Özellikle ilişkinin 'kız tarafı' elinde mendil
 ağlamaktan şişmiş gözlerle onun ne yaptığını düşünür durur... 
"Kesin gününü gün ediyordur. Kimbilir kiminle... Belki de çoktan aşık olmuştur... Unuttu beni..." Bunlar
 ilişkisini yeni bitirmiş bir kadının içinden geçenler... Kadınlara göre
 bir tek onlar üzülür
 bir tek onlar
 belirledikleri süre boyunca yas tutarlar biten ilişkilerine. Aksine
 erkekler de ayrılıktan etkileniyor. Bir de terkeden kadınsa
 acıları katbekat artıyor. Neden mi? İşte sebepleri... 
1- Erkekler ilişkileri bitince kendilerini yalnız ve savunmasız hisseder...
Olayın kadın cephesine bakıldığında
 ayrılık hikayesinin en ince ayrıntıları
 yakın arkadaşlara anlatılır. Kadın
 erkek arkadaşının
 ayrılık hikayesini kimseyle paylaşmamasını
 ilişkinin onun için önemsiz olduğuyla bağdaştırır. Oysa erkeklerin acılarını anlatmamalarının tek nedeni
 duygusal paylaşımların erkekler arasında kısıtlı yaşanması. Kadınlar
 dostlarıyla konuştukça
 kendini yalnız hissetmiyor ve kendini daha çabuk toparlıyor. Erkeklerse
 arkadaşlarına "Hiç üzülmedim
 rahatladım bile
 neydi ondan çektiğim..." diye konuşarak güçlü olduğunu ispat ettiğini sanırken
 bu durum onları daha da kötü bir ruh haline sokuyor. 
2- Erkekler
 kendilerine de rol yapıyor... 
Erkekler
 acı çektiklerini
 daha dün yanında olan sevgilisini deliler gibi özlediğini ve onsuz kalmanın kendisine acı verdiğini bilseler de
  kabul etmek istemezler. Kendilerini bu ayrılıktan etkilenmediklerine  inandırmaya çalışırlar. İçtenlikle bunu size söyleyemiyorlar ama aslında  bu dert onları içten içe yiyip bitiriyor. 
3- Kadınlar bir süre sonra 'başka biri' için kolları sıvıyor!
Artık yas dönemi bitmiş
 çekilmesi gereken ayrılık acısı miyadını doldurmuştur... Kadın
 bir süre onun geri dönmesini bekler. Eğer dönmezse
 artık yeni bir hayata başlamanın vakti gelmiş demektir... Çünkü sevilmek ve istenmek
 kalplerini onarmaya yetiyor da artıyor bile... 
Ancak erkek bu hesaplaşmayı tamamlamadıkça başkaları ilgisini çekse de
 onları eski sevgilisiyle kıyaslıyor
 ilişkisini eski ilişkisine göre değerlendiriyor. Böylece yeni hayatında mutluluğu yakalaması uzun sürüyor. 
4- Kadın en çok 'ayrılık olursa ne olur'u düşünür...
Her kadın
  ilişkisi sorunsuz gitse bile "Ya ayrılırsak..." sorusunu arada bir  gündeme getirir. Böylece arkında olmasa da kendini olası bir ayrılık  durumuna hazırlar. 
Oysa erkek
 bu durumu ancak bir sorun çıkınca aklına getirdiği için ayrılığa duygusal açıdan hazırlıksız yakalanır... 
Acı ßir Durum...
	
		
	
 biten ilişkilerinden sonra yalnızca kendilerinin acı çektiğini sanır. Oysa ki... Acı çeken yalnızca ilişkinin 'kız' tarafı
 gününü gün edense erkek tarafıdır... Aslında işler pek te böyle değil. Bilinenin aksine erkekler
 kadınlardan daha fazla acı çekiyor
 sadece içlerine atıyorlar
 o kadar... Her biten ilişki
 bir önceki sondan daha çok acı verir ayrılanlara... Her yaşanan 'son'da bir daha kimseye böyle aşık olamayacağını
 kimseye böyle bir sevgi duyamayacağını sanır insan. Özellikle ilişkinin 'kız tarafı' elinde mendil
 ağlamaktan şişmiş gözlerle onun ne yaptığını düşünür durur... "Kesin gününü gün ediyordur. Kimbilir kiminle... Belki de çoktan aşık olmuştur... Unuttu beni..." Bunlar
 ilişkisini yeni bitirmiş bir kadının içinden geçenler... Kadınlara göre
 bir tek onlar üzülür
 bir tek onlar
 belirledikleri süre boyunca yas tutarlar biten ilişkilerine. Aksine
 erkekler de ayrılıktan etkileniyor. Bir de terkeden kadınsa
 acıları katbekat artıyor. Neden mi? İşte sebepleri... 1- Erkekler ilişkileri bitince kendilerini yalnız ve savunmasız hisseder...
Olayın kadın cephesine bakıldığında
 ayrılık hikayesinin en ince ayrıntıları
 yakın arkadaşlara anlatılır. Kadın
 erkek arkadaşının
 ayrılık hikayesini kimseyle paylaşmamasını
 ilişkinin onun için önemsiz olduğuyla bağdaştırır. Oysa erkeklerin acılarını anlatmamalarının tek nedeni
 duygusal paylaşımların erkekler arasında kısıtlı yaşanması. Kadınlar
 dostlarıyla konuştukça
 kendini yalnız hissetmiyor ve kendini daha çabuk toparlıyor. Erkeklerse
 arkadaşlarına "Hiç üzülmedim
 rahatladım bile
 neydi ondan çektiğim..." diye konuşarak güçlü olduğunu ispat ettiğini sanırken
 bu durum onları daha da kötü bir ruh haline sokuyor. 2- Erkekler
 kendilerine de rol yapıyor... Erkekler
 acı çektiklerini
 daha dün yanında olan sevgilisini deliler gibi özlediğini ve onsuz kalmanın kendisine acı verdiğini bilseler de
  kabul etmek istemezler. Kendilerini bu ayrılıktan etkilenmediklerine  inandırmaya çalışırlar. İçtenlikle bunu size söyleyemiyorlar ama aslında  bu dert onları içten içe yiyip bitiriyor. 3- Kadınlar bir süre sonra 'başka biri' için kolları sıvıyor!
Artık yas dönemi bitmiş
 çekilmesi gereken ayrılık acısı miyadını doldurmuştur... Kadın
 bir süre onun geri dönmesini bekler. Eğer dönmezse
 artık yeni bir hayata başlamanın vakti gelmiş demektir... Çünkü sevilmek ve istenmek
 kalplerini onarmaya yetiyor da artıyor bile... Ancak erkek bu hesaplaşmayı tamamlamadıkça başkaları ilgisini çekse de
 onları eski sevgilisiyle kıyaslıyor
 ilişkisini eski ilişkisine göre değerlendiriyor. Böylece yeni hayatında mutluluğu yakalaması uzun sürüyor. 4- Kadın en çok 'ayrılık olursa ne olur'u düşünür...
Her kadın
  ilişkisi sorunsuz gitse bile "Ya ayrılırsak..." sorusunu arada bir  gündeme getirir. Böylece arkında olmasa da kendini olası bir ayrılık  durumuna hazırlar. Oysa erkek
 bu durumu ancak bir sorun çıkınca aklına getirdiği için ayrılığa duygusal açıdan hazırlıksız yakalanır... Acı ßir Durum...