Misir'da Tolunogullari hanedaninin kurucusu Ahmed b. Tolun, Halife Memun zamaninda Bagdat'da saray kumandanligi yapmis olan Buhara Türklerinden Tolun'un ogluydu. Pek dindar ve dürüst biriydi.
Ahmed'in gençlik yillarinda bir gün, babasi Tolun onu bir is için hükümet konagina göndermisti. Ahmed orada Tolun'un cariyelerinden birinin bir hizmetçiyle fuhus halinde oldugunu görmüstü. Fakat babasinin yanina dönünce, bu olaydan hiç bahsetmemisti. Ancak cariye, Ahmed'in gördügü durumu babasina anlatacagindan korktu, Tolun'a gidip söyle söyledi:
- Biraz önce falan yerdeyken Ahmed yanima geldi, beni yoldan çikarmak istedi. Ben de ondan kaçarak kösküme gittim.
Bu sözlere kanan Tolun, Ahmed'i yanina çagirdi. Yazdigi bir mektubu mühürleyip kapatarak, bunu kumandanlardan adini belirttigi birine götürmesini emretti. Cariyenin anlattiklarindan ona bir sey söylemedi. Mektupta ise söyle yaziyordu:
'Bu mektubu tasiyan kisi sana gelince boynunu vur, kesik basini da bana gönder.'
Ahmed mektupta yazilanlari bilmiyordu. Mektubu aldi, çikip gitti. Giderken sözü geçen cariye onu gördü ve yanina çagirdi. Tolun'a söyledigi yalan sözlerin nasil karsilandigini iyice anlamak istiyordu.
Cariye, Tolun'a bir mektup yazdiracagi bahanesiyle Ahmed'i yaninda eyledi. Gidecegi yere göndermek için Ahmed'in elindeki mektubu aldi. Mektupta bir hediye emri oldugunu saniyor, bu hediyeyi de kendisiyle fuhus ortagi olan sahsin kazanmasini istiyordu. Bunun için mektubu onunla iliskide bulunan hizmetçiye teslim ederek, bahsedilen kumandana gönderdi. Kumandan mektubu okuyunca emir geregi onu getiren hizmetçinin basini kestirip Tolun'a gönderdi.
Bu duruma sasiran Tolun, olanlardan habersiz Ahmed'i aratip yanina getirtti. Mektubu ne yaptigini sorunca, Ahmed gördüklerini aynen anlatti. Durumu anlayan cariye de korkuya kapildi, Tolun'a gidip yaptigini itiraf etti, bagislanmasini istedi.
Ayni cariye yüzünden idama mahkum olup yine idamdan kurtulan Ahmed b. Tolun ise, babasinin yaninda ayri bir deger kazanmisti...
Ahmed'in gençlik yillarinda bir gün, babasi Tolun onu bir is için hükümet konagina göndermisti. Ahmed orada Tolun'un cariyelerinden birinin bir hizmetçiyle fuhus halinde oldugunu görmüstü. Fakat babasinin yanina dönünce, bu olaydan hiç bahsetmemisti. Ancak cariye, Ahmed'in gördügü durumu babasina anlatacagindan korktu, Tolun'a gidip söyle söyledi:
- Biraz önce falan yerdeyken Ahmed yanima geldi, beni yoldan çikarmak istedi. Ben de ondan kaçarak kösküme gittim.
Bu sözlere kanan Tolun, Ahmed'i yanina çagirdi. Yazdigi bir mektubu mühürleyip kapatarak, bunu kumandanlardan adini belirttigi birine götürmesini emretti. Cariyenin anlattiklarindan ona bir sey söylemedi. Mektupta ise söyle yaziyordu:
'Bu mektubu tasiyan kisi sana gelince boynunu vur, kesik basini da bana gönder.'
Ahmed mektupta yazilanlari bilmiyordu. Mektubu aldi, çikip gitti. Giderken sözü geçen cariye onu gördü ve yanina çagirdi. Tolun'a söyledigi yalan sözlerin nasil karsilandigini iyice anlamak istiyordu.
Cariye, Tolun'a bir mektup yazdiracagi bahanesiyle Ahmed'i yaninda eyledi. Gidecegi yere göndermek için Ahmed'in elindeki mektubu aldi. Mektupta bir hediye emri oldugunu saniyor, bu hediyeyi de kendisiyle fuhus ortagi olan sahsin kazanmasini istiyordu. Bunun için mektubu onunla iliskide bulunan hizmetçiye teslim ederek, bahsedilen kumandana gönderdi. Kumandan mektubu okuyunca emir geregi onu getiren hizmetçinin basini kestirip Tolun'a gönderdi.
Bu duruma sasiran Tolun, olanlardan habersiz Ahmed'i aratip yanina getirtti. Mektubu ne yaptigini sorunca, Ahmed gördüklerini aynen anlatti. Durumu anlayan cariye de korkuya kapildi, Tolun'a gidip yaptigini itiraf etti, bagislanmasini istedi.
Ayni cariye yüzünden idama mahkum olup yine idamdan kurtulan Ahmed b. Tolun ise, babasinin yaninda ayri bir deger kazanmisti...