eyvah şeytan(!)
"De ki: Ey Rabbim, şeytanların vesveselerinden Sana sığınırım.
Onların yanımda bulunmalarından da,
yâ Rabbi, Sana sığınırım."
Mü'minûn Sûresi: 23:97-98.
"De ki: Ey Rabbim, şeytanların vesveselerinden Sana sığınırım.
Onların yanımda bulunmalarından da,
yâ Rabbi, Sana sığınırım."
Mü'minûn Sûresi: 23:97-98.
Sual:
Şeytanların kâinatta icad cihetinde hiçbir karışma olanağı olmadığı,
hem Cenâb-ı Hak rahmet ve inâyetiyle ehl-i hakka taraftar olduğu,
hem hak ve hakikatin cazibedar güzellikleri ve mehâsinleri
ehl-i hakka destekleyici ve teşvik edici bulunduğu,
hem dalâletin tiksinilen çirkinlikleri, ehl-i dalâlete karşı nefret verdikleri halde,
hizbüşşeytanın çok defa galebe etmesinin hikmeti nedir?
Ve ehl-i hak, her vakit şeytanın şerrinden
Cenâb-ı Hakka sığınmasının sırrı nedir?
Elcevap:
Hikmeti ve sırrı şudur ki;
Ekseriyet-i mutlaka ile dalalet ve şer;
menfidir
tahribtir
yokluktur
bozmaktır.
ve ekseriyet-i mutlaka ile hidayet ve hayr;
müsbettir
vücudidir
imardır
tamirdir.
Herkesça malumdur ki,
20 adamın 20 günde yaptığı bir binayı
1 adam 1 günde tahrib eder.
evet,
bütün esas azaların ve hayat şartlarının vücuduyla
hayatı devam eden insan hayatı,
Hâlık-ı Zülclâlin kudretine mahsus olduğu halde...
bir zalim
bir uzvu kesmesiyle
hayata nisbeten yokluk demek olan olan mevte
o insanı mazhar eder.
Onun için "et-tahrîbü eshel", " tahrib etmek çok kolaydır"
darb-ı mesel (atasözü) hükmüne geçmiştir.
İşte bu sırdandır ki,
ehl-i dalalet
hakikaten zayıf bir kuvvetle
pek kuvvetli ehl-i hakka bazan galib oluyor.
Fakat ehl-i hakkın öyle muhkem bir kalesi var ki,
onda sığındıkları vakit
o müthiş düşmanlar yanaşamazlar, bir halt edemezler!!
Eğer muvakkat bir zarar verseler,
"Hem (güzel) Akıbet takva sahiplerinindir." Araf-164
sırrıyla ebedi bir sevab ve menfaatle
o zarar telafi edilir.
O metin kale,
O sağlam kale ise,
Şeriat-i Muhammediyye
ve sünnet-i Ahmediye Aleyhissalatü vesselamdır.
Lemalar- 13