Düşünüyorum da çoğu zaman… Sevgiler zamanlara sığdırılmış hep… Aşklar değil… O zaten küçücük… Ölümlü…. Sevgiler de ölümlü mü artık… yok mu sonsuzu…Filmlerde mi görürüz biz hep onu....
Yok mu acaba hiç gitmeyeni… Kovsan bile geri dönüp geleni… Aldırmadan yağmurlara.. Aldırmadan bulutlara…. Yorgun… Islak... Kapını çalanı yokmu…
Bir gece de biter mi sevgiler aşklar gibi…
Bilmiyorum… Ama yüreğimdeki bitmiyor… Sorular didik didik acımasızca çekiştiriyor düşüncelerimi…. Dün çok mutlu uyumuşsam bile ağlayarak uyanabiliyorum bugün…
Ben mi doyumsuzum acaba.. Hiç üzülmediğim acı çekmediğim bir sevginin hayalini kurarak….
Ama herkes bunun hayalini kurar… Demek ki herkes bencil….
Görmediğim nesnelere bakan yalnız ben miyim derken değilsin diyen sesler…Onlar da aşık… Onlar da seviyor…
Unutur muyuz acaba kendi derdimize düştüğümüzde sevgiyi… Ya da unuturlar mı…unutamam…. Ürkütücü bir karanlıkta yaktığım son mum da sönmesin diye nefes bile almayışım.. Bendeki sevgi… Nasıl unuturum…..
İsyanlara mı sarılırız çaresiz kaldığımız zamanlar da…. Bırakır mıyız bizi bilmediğimiz bir yerlere atıp aklımızı…yüreğimizi… Ardına bakmadan kaçarak….
Gitme derken yanar canımız arkamızdan… Ama gitmeliyiz… Gitmeliymişiz… Adı isyanmış bunun… Acıya ceza vermekmiş sözde ama kendimizi acıtmakmış gerçekte…..
İşte böyle sevgi…. Sana anlatıyorum bunları ama aslında… Bunlar da benim isyanlarım….
Boş ver… Duyma sen yine…
Her zaman ki gibi…
Olmaz mı..?