Masumiyetimizin en derin izlerini taşıyan
Çocukluğumuzdan kalmış küçük birkaç hatıradır bunlar
Bir iki üç tıp
Elim Sende
Körebe
Saf, sevecen ve menfaatsizdir paylaştıklarımız
Gözlerimizdeki ışıltıdan anlaşılır samimiyetimiz
Portakalı soydum baş ucuma koydum
Ben bir yalan uydurdum
Duma duma dum
İtirazsız ve fedakardı arkadaşlarımız
Sonu gelmeyen oyunlar ve haylazlıklar
Akşam eve geldiğimizde
Annelerimiz kaşlarını çatar
Ne bu üstünün başının hali eşşek sıpası diyerek
Biraz gülümser biraz kızardı
Hepimizde bir büyüme telaşı
Kücük olmayı kabullenmeme hevesi
Herşeyi biliyormuş gibi takılan ağır abi havaları
İnsan büyümek için bu kadar acele eder mi?
Mahelle bakalından arkadaşlarla ufak bir şeker almanın
Okul sonrası oynalınan oyunların ve yapılan yaramazılıkların tadı
Hiçbir şeyde yok
Şimdiki kadar çabuk kırılmaz, olmadık bahenelerden bir birimizden uzaklaşmazdık
Dargınlıklar en fazla başka bir oyuna kadar sürerdi
Ne olduda değişti diye soruyor herkes bir birine
"Yenik düşüyor herşey zamana
Biz büyüdük ve kirlendi dünya"
...
Dip Not :
Düzyazı olmaya daha uygun bir anlatış
ama uzun olacağından ve okuyanların
zamanlarını fazla işgal etmemek adına bu hale getirdim.
...