Nihilizm; metafizik ve ahlaki güçleri yok sayan, mevcut olan değerlere ve düzene karşı çıkan, hiçbir iradeye boyun eğmeyen görüşlerin genel adıdır.
Nihilizm, bilgi felsefesi, ahlak ve siyaset alanında kabul görmüştür. Ve yine nihilizm, her şeyi, her gerçeği ve değerleri inkar şeklinde ortaya çıkmıştır.
Nihilizm, her türlü bilgi imkanını inkar eder ve hiçbir doğru, genel- geçer bilginin olamayacağını savunur. Varlığı her şekliyle şüphe ile karşılar ve hatta yok sayar.
Yokçuluk yani nihilizm on dokuzuncu yüzyıl ortalarında Rusya’ da, özellikle genç entelektüel kesim arasında, taraf bulmuştur. Latince nihil (hiç) sözcüğünden türetilen nihilizm varlığı yok sayar ve bilimsel bilgi dışında hiçbir gerçek bilgi olmadığını kabul eder. Rus edebiyatında ilk kez Nedejin’ in bir makalesinde kullanıldı.
Bu yaklaşım, toplumda yerleşik kuralların, kurumların, ahlak kurallarının ve değer yargılarının yadsınmasıdır. Ve kökleri Antikçağ Yunan Felsefesine, özellikle de Gorgias ‘ akadar gider. Gorgias, varlık ve bilgi ile ilgili nihilizmini üç önermede ortaya koyar. Bu önermeler: 1-“Hiçbir şey yoktur”, 2- “Bir şey olsaydı da bilemezdik”, 3-Bilseydikte başkalarına bildiremezdik”. Bu görüşleriyle Gorgias, hem bilgi elde etme imkanını hem de varlığı inkar eder. Ayrıca septikler ve sofistler, kendisinden şüphe edilemeyen ve tenkit edilemeyen hiçbir şeyin olmadığını ileri sürerler. Bu şekilde şüpheci ve de tenkitçi bir nihilizmi ortaya koymuşlardır.
Siyasi alanda nihilizm, özellikle XIX. Yüzyılda Rusya’ da taraf bulmuş bir akımdır. Önceleri yeni bir toplum düzeni kurmak için yerleşik düzeni tamamen ortadan kaldırmaya yönelik bir hareket idi. Fakat daha sonra her türlü düzeni reddeden, toplumun ve tüm sosyal kurumların ferd üzerinde her türlü baskısını, otoritesini kabul etmeyen bir görüş halini almıştır. Bu şekil nihilist anlayış, en başta devlet olmak üzere, bütün baskıcı kurumların ortadan kalkması gerektiğini savunur. Godwin, “Political Justice” adlı eserinde, devletin insanlığın ahlakını bozduğunu, bu yüzden de devlet kurumunun ortadan kaldırılması gerektiğini savunur. Godwin ile aynı fikirleri savunan başka düşünürlerde vardır; Tucker, Stirner, Tolstoi, Fourier, Kropotkin, Proudhon ve Bakunin gibi.
Nihilizm, bilgi felsefesi, ahlak ve siyaset alanında kabul görmüştür. Ve yine nihilizm, her şeyi, her gerçeği ve değerleri inkar şeklinde ortaya çıkmıştır.
Nihilizm, her türlü bilgi imkanını inkar eder ve hiçbir doğru, genel- geçer bilginin olamayacağını savunur. Varlığı her şekliyle şüphe ile karşılar ve hatta yok sayar.
Yokçuluk yani nihilizm on dokuzuncu yüzyıl ortalarında Rusya’ da, özellikle genç entelektüel kesim arasında, taraf bulmuştur. Latince nihil (hiç) sözcüğünden türetilen nihilizm varlığı yok sayar ve bilimsel bilgi dışında hiçbir gerçek bilgi olmadığını kabul eder. Rus edebiyatında ilk kez Nedejin’ in bir makalesinde kullanıldı.
Bu yaklaşım, toplumda yerleşik kuralların, kurumların, ahlak kurallarının ve değer yargılarının yadsınmasıdır. Ve kökleri Antikçağ Yunan Felsefesine, özellikle de Gorgias ‘ akadar gider. Gorgias, varlık ve bilgi ile ilgili nihilizmini üç önermede ortaya koyar. Bu önermeler: 1-“Hiçbir şey yoktur”, 2- “Bir şey olsaydı da bilemezdik”, 3-Bilseydikte başkalarına bildiremezdik”. Bu görüşleriyle Gorgias, hem bilgi elde etme imkanını hem de varlığı inkar eder. Ayrıca septikler ve sofistler, kendisinden şüphe edilemeyen ve tenkit edilemeyen hiçbir şeyin olmadığını ileri sürerler. Bu şekilde şüpheci ve de tenkitçi bir nihilizmi ortaya koymuşlardır.
Siyasi alanda nihilizm, özellikle XIX. Yüzyılda Rusya’ da taraf bulmuş bir akımdır. Önceleri yeni bir toplum düzeni kurmak için yerleşik düzeni tamamen ortadan kaldırmaya yönelik bir hareket idi. Fakat daha sonra her türlü düzeni reddeden, toplumun ve tüm sosyal kurumların ferd üzerinde her türlü baskısını, otoritesini kabul etmeyen bir görüş halini almıştır. Bu şekil nihilist anlayış, en başta devlet olmak üzere, bütün baskıcı kurumların ortadan kalkması gerektiğini savunur. Godwin, “Political Justice” adlı eserinde, devletin insanlığın ahlakını bozduğunu, bu yüzden de devlet kurumunun ortadan kaldırılması gerektiğini savunur. Godwin ile aynı fikirleri savunan başka düşünürlerde vardır; Tucker, Stirner, Tolstoi, Fourier, Kropotkin, Proudhon ve Bakunin gibi.