[INDENT][SIZE="3"]Sen susunca;
Adımın içinden bir küçük nokta
yer çekimine yenik düşerdi..
.
Küçük
küçücük bir nokta
boyundan büyük bir çığlıkla
tam ortasına düşerdi gülüşümün..
Birbirine sokulup
korkuyla titrerdi
gün boyu cebimde
senin için biriktirdiğim cümleler..
Sen susunca;
bütün o
fiyakalı devrik cümleler
üstüme üstüme devrilirdi..
Renklerin kâtili bir duman
gelip çöreklenirdi ba(kı)şıma..
Solardı eteğimin laciverti
kirlenirdi yakası beyaz gömleğimin..
Ya gül kurusu
ya hazan sarısı bir anı
sinsice doğrulurdu yattığı yerden..
Depreşirdi..
Sonu değişirdi bildiğim bütün masalların..
Kurdun karnından kurtulamazdı
Kırmızı Şapkalı Kız
Sindrella olamazdı Külkedisi..
Sonsuza kadar uyanamazdı
Uyuyan Güzel..
Sen susunca;
yarınları anladım da
dün neden cayardı?
Sen susunca;
kırağı olurdu
yaprağın yüzündeki çiy
içi sıcak dışı soğuk pencereler
ağlardı
adını yazmak için dokunduğumda..
Ya gök yere düşerdi
dizleri üstüne
ya yer
göğe kıyam et/erdi..
Sıkışıp kalırdım
arafta..
Ne yerin
ne göğün olabilirdim..
Habersiz bir tufan kopardı
boğulup giderdi kağıt gemiler..
Ben
boğulup giderdim..
Adımın içinden bir küçük nokta
yer çekimine yenik düşerdi..
Bütün o
fiyakalı devrik cümleler
üstüme üstüme devrilirdi.
Sen susunca;
başlamadan biterdi herşey..
sen susunca..
Ben
susardım..
Adımın içinden bir küçük nokta
yer çekimine yenik düşerdi..
.
Küçük
küçücük bir nokta
boyundan büyük bir çığlıkla
tam ortasına düşerdi gülüşümün..
Birbirine sokulup
korkuyla titrerdi
gün boyu cebimde
senin için biriktirdiğim cümleler..
Sen susunca;
bütün o
fiyakalı devrik cümleler
üstüme üstüme devrilirdi..
Renklerin kâtili bir duman
gelip çöreklenirdi ba(kı)şıma..
Solardı eteğimin laciverti
kirlenirdi yakası beyaz gömleğimin..
Ya gül kurusu
ya hazan sarısı bir anı
sinsice doğrulurdu yattığı yerden..
Depreşirdi..
Sonu değişirdi bildiğim bütün masalların..
Kurdun karnından kurtulamazdı
Kırmızı Şapkalı Kız
Sindrella olamazdı Külkedisi..
Sonsuza kadar uyanamazdı
Uyuyan Güzel..
Sen susunca;
yarınları anladım da
dün neden cayardı?
Sen susunca;
kırağı olurdu
yaprağın yüzündeki çiy
içi sıcak dışı soğuk pencereler
ağlardı
adını yazmak için dokunduğumda..
Ya gök yere düşerdi
dizleri üstüne
ya yer
göğe kıyam et/erdi..
Sıkışıp kalırdım
arafta..
Ne yerin
ne göğün olabilirdim..
Habersiz bir tufan kopardı
boğulup giderdi kağıt gemiler..
Ben
boğulup giderdim..
Adımın içinden bir küçük nokta
yer çekimine yenik düşerdi..
Bütün o
fiyakalı devrik cümleler
üstüme üstüme devrilirdi.
Sen susunca;
başlamadan biterdi herşey..
sen susunca..
Ben
susardım..
[INDENT]SUSMA[/INDENT]
...[/SIZE][/INDENT]