[INDENT]Biraz hatırlatsak bizi tanırmısınız.
Biz hep sizin hayalinizle yaşardık
Size dair şiirler yazardık.
Geceye yüzünüzü çizer
Hangi yalnızlığa kendimizi atsak
Sizin göğsünüzde soluklanırdık
Saçlarınız alev
alev dalgalanırdı omuzunuzda.
Yağmura inat güneşi eken bizdik mahzunluğunuza
Bazen bir rüzgar gibi eser
Bazen bir şimşek gibi çakardınız.
Sanki yüreğimize kılıç saplardınız.
Parmak uçlarınızda sevda nakışları
Sizin gülüşünüz aydınlatırdı
Bu soğuk
bu kurak kışları.
Bakışlarınız acımasızca kara
Bizi vurup
vurup giderdiniz akşamdan sabaha.
Saçınızı düz tarardınız
Afedersiniz nasıl tanımazsınız.
Biz hep sizin hayalinizle yaşardık
En sevdiğiniz çiçekleri toplardık.
Bir sepet gül
biraz lale
birde sümbül
Küçük bir serçenin kanadından bile gocunurdunuz.
Karşı taraftaki o zehirli evi nasıl unutursunuz.
Kirpiklerinizde yangın izi
Ağzınızda çocuk nefesi
Bir odadan bir odaya koştururdunuz
Yavrusunu koklayan ceylan misali.
Namusunuzu korur gibi koklardık sizi
El sürmeyecek kadarda bilirdik hikmetimizi.
Afedersiniz siz Baharmısınız
Rica etsek ortaya çıkarmısınız.
Biz hep sizin hayalinizle yaşardık
Sizinle aynı anda güne başlardık
Henüz mahçuptunuz size tutulduğumuzda
Nasılda mutlu olurduk bize tutunduğunuzda.
Sonra nedense gözlerinizi başka dünyalara çevirdiniz
Önümüze kapkara bir bulut getirdiniz.
Şımarık ve rahat bir tavrınız vardı
Bu halinizle üstünüze ne giyseniz yakışırdı.
Hayatınızdan hiç eksik etmediniz gezmeleri
Temiz giyimli
kirli adamlar alırdı
sizi geceleri
Biz bunu kıyamet alameti sayardık
İçimizi sis bürürdü
Yapraklarımız dökülür
Sanki usul
usul dağlar yürürdü.
Uykularda yer bulamazdık
Kanlıca iskelesinde
Elimizi başımıza koyar
Gizli
gizli ağlardık.
Şimdi ne desek
ne söylesek size az
Unutmayın
bu devran kimseye kalmaz.
Acı nerden gelirse gelsin
Yiğit
yiğittir yakınmaz
Kusura bakmayın epey zamanınızı aldık
Oturduk üstüne birde şiir yazdık
Bilmem artık bu cüretimize ne dersiniz
Afedersiniz ama
siz Bahar değilsiniz
Siz
o Bahar değilsiniz
Siz maalesef Bahar değilsiniz.[/INDENT]
Biz hep sizin hayalinizle yaşardık

Size dair şiirler yazardık.
Geceye yüzünüzü çizer

Hangi yalnızlığa kendimizi atsak
Sizin göğsünüzde soluklanırdık
Saçlarınız alev

Yağmura inat güneşi eken bizdik mahzunluğunuza
Bazen bir rüzgar gibi eser

Bazen bir şimşek gibi çakardınız.
Sanki yüreğimize kılıç saplardınız.
Parmak uçlarınızda sevda nakışları

Sizin gülüşünüz aydınlatırdı
Bu soğuk

Bakışlarınız acımasızca kara
Bizi vurup

Saçınızı düz tarardınız

Afedersiniz nasıl tanımazsınız.
Biz hep sizin hayalinizle yaşardık

En sevdiğiniz çiçekleri toplardık.
Bir sepet gül


Küçük bir serçenin kanadından bile gocunurdunuz.
Karşı taraftaki o zehirli evi nasıl unutursunuz.
Kirpiklerinizde yangın izi

Ağzınızda çocuk nefesi

Bir odadan bir odaya koştururdunuz

Yavrusunu koklayan ceylan misali.
Namusunuzu korur gibi koklardık sizi

El sürmeyecek kadarda bilirdik hikmetimizi.
Afedersiniz siz Baharmısınız

Rica etsek ortaya çıkarmısınız.
Biz hep sizin hayalinizle yaşardık

Sizinle aynı anda güne başlardık

Henüz mahçuptunuz size tutulduğumuzda

Nasılda mutlu olurduk bize tutunduğunuzda.
Sonra nedense gözlerinizi başka dünyalara çevirdiniz

Önümüze kapkara bir bulut getirdiniz.
Şımarık ve rahat bir tavrınız vardı

Bu halinizle üstünüze ne giyseniz yakışırdı.
Hayatınızdan hiç eksik etmediniz gezmeleri

Temiz giyimli


Biz bunu kıyamet alameti sayardık

İçimizi sis bürürdü

Yapraklarımız dökülür

Sanki usul

Uykularda yer bulamazdık
Kanlıca iskelesinde

Elimizi başımıza koyar

Gizli

Şimdi ne desek

Unutmayın

Acı nerden gelirse gelsin

Yiğit

Kusura bakmayın epey zamanınızı aldık
Oturduk üstüne birde şiir yazdık
Bilmem artık bu cüretimize ne dersiniz
Afedersiniz ama

Siz

Siz maalesef Bahar değilsiniz.[/INDENT]