Vaktiyle bir yolda bir taşla bir kerpiç parçası vardı.
Birgün ikiside ansızın denize düştüler.
Taş feryat ederek
"Battım!artık başımdan geçenleri denizin dibine anlatacağım"dedi
Fakat kerpiç varlığından geçti ve yokluğa ulaştı
Nereye gitti ne oldu?bilinmezki!..
Dilsiz kerpiç şöyle seslendi fakat onun bu sözünü ancak hakikatten haberdar olanlar duydu;
"İki alemdede bendeki ben kalmadı.
Varlığımdan bir iğne yordamı kadar varlık yok bende Artık benim ne canımı görmek mümkün ne tenimi.Varlık denizdir.ancak o görülebilir.
....Denizin rengine boyanırsan karanlıkları aydınlatan bir inci olursun..
Fakat varlığı diledikçe ne canı bulabilirsin.ne aklı...
Birgün ikiside ansızın denize düştüler.
Taş feryat ederek
"Battım!artık başımdan geçenleri denizin dibine anlatacağım"dedi
Fakat kerpiç varlığından geçti ve yokluğa ulaştı
Nereye gitti ne oldu?bilinmezki!..
Dilsiz kerpiç şöyle seslendi fakat onun bu sözünü ancak hakikatten haberdar olanlar duydu;
"İki alemdede bendeki ben kalmadı.
Varlığımdan bir iğne yordamı kadar varlık yok bende Artık benim ne canımı görmek mümkün ne tenimi.Varlık denizdir.ancak o görülebilir.
....Denizin rengine boyanırsan karanlıkları aydınlatan bir inci olursun..
Fakat varlığı diledikçe ne canı bulabilirsin.ne aklı...