Hiç baba olmamışların da bir günü olmalı;
senede değilse bile, ömürlerinde bir günü.
Hiç anne olmamışların
hiç sevgili olmamışların
hiç çocuk olmadan büyümüşlerin de bir günü olmalı hayatlarında.
Öyle hatırlatır gibi değil
imalardan
yanlış anlamalardan
başa kakmalardan uzak bir gün…
Bir tür özlem giderme
bir tür “şimdi bana kaybolan yıllarımı verseler” şeklinde…
Etrafı bayram ederken bayram edemeyenlerin
bayram nedir tatmamış olanların da bayramı olmalı.
Bir gün değilse bile
ömürde bir saat…
Kolonya dökmeli
yorgun ellerine.
Şeker tutmalı
ağız tadıyla yiyecekleri.
Sohbet etmeli havadan ve sudan.
Hatrını sormalı içten
ve “iyi değilim” cevabına dair bir şeyler yapmayı baştan kabullenerek.
Hiç başı okşanmamışların
hiç güzel söz duymamış olanların
bir tane kır çiçeği bile olsa hediye alınmamışların da bir günü olmalı;
en azından bir günü.
Başlarını okşamak
güzel sözler etmek
çiçekler vermek;
belki umuda
duaya
tevekküle dair sözler etmek ve nihayetinde
görevini yapmış olmanın rahatlığıyla değil
gözü arkada kalarak ayrılmak…
Belki sadece selam verip
sokakta ayaküstü hayattan
sıradan konulardan
incir çekirdeğini doldurmayacağı sanılan mevzulardan konuşurken
araya bir parça umut
bir parça inanç
bir parça teselli bırakmak.
Hiç sevilmemişlerin
hiç özlenmemişlerin
hiç aranıp sorulmamışların
hiç uğruna gözyaşı dökülmemiş
telefon numarası kaydedilmemiş
evinin adresi hafızaya nakşedilmemişlerin de;
seveni
özleyeni
arayıp soranı
gözyaşı dökeni
telefon ve adres defteri olma günleri olmalı.
O gün
hiçbir tv kanalında
hiçbir radyo istasyonunda
hiçbir gazete köşesinde
hiçbir bilboardda
hiçbir reklam kuşağında işlenmese de;
biz bilmeli ve yaşamalıyız.
Eğer o gün bugünse ve siz de onlardan biriyseniz
“Hiç…” gününüz kutlu olsun.
senede değilse bile, ömürlerinde bir günü.
Hiç anne olmamışların


hiç çocuk olmadan büyümüşlerin de bir günü olmalı hayatlarında.
Öyle hatırlatır gibi değil



başa kakmalardan uzak bir gün…
Bir tür özlem giderme

Etrafı bayram ederken bayram edemeyenlerin

bayram nedir tatmamış olanların da bayramı olmalı.
Bir gün değilse bile

Kolonya dökmeli

Şeker tutmalı

Sohbet etmeli havadan ve sudan.
Hatrını sormalı içten
ve “iyi değilim” cevabına dair bir şeyler yapmayı baştan kabullenerek.
Hiç başı okşanmamışların


bir tane kır çiçeği bile olsa hediye alınmamışların da bir günü olmalı;
en azından bir günü.
Başlarını okşamak


belki umuda


görevini yapmış olmanın rahatlığıyla değil

gözü arkada kalarak ayrılmak…
Belki sadece selam verip



incir çekirdeğini doldurmayacağı sanılan mevzulardan konuşurken

araya bir parça umut


Hiç sevilmemişlerin



hiç uğruna gözyaşı dökülmemiş


evinin adresi hafızaya nakşedilmemişlerin de;
seveni




O gün




hiçbir bilboardda

biz bilmeli ve yaşamalıyız.
Eğer o gün bugünse ve siz de onlardan biriyseniz

“Hiç…” gününüz kutlu olsun.