[b]Fiziki görünümleriyle birbirlerine benzeseler bile iki farklı birey olan ikizlere aynı kıyafetlerin giydirilmemesi ve aynı saç modelinin uygulanmamasının daha doğru olacağı belirtiliyor. Aynı elbise ve saç şekilleriyle çok sevimli görünen ikizlerin farklı bireyler oldukları ilk görüşte akla gelmez. Uzmanlar anne babaların çocuklarının farklı bireyler olduklarını gözardı etmeden davranmasını istiyor.
Çocuk ve genç psikiyatrisi uzmanı Doç. Dr. Mücahit Öztürk şunları söyledi:
"Aileler çoğunlukla ikizlere aynı kıyafeti giydirme aynı saç modelini uygulama aynı oyuncakları alma aynı yatakta yatırma ve aynı sınıfta okutma gibi tutumlar sergiliyorlar. Böylece dış görünüş olarak aynı olan ikiz çocuklar daha sevimli ve ilgi çeken bir hal alıyor. Bu durum da anne baba ve çevredekilerin hoşuna gidiyor. Ancak çocuğun kimlik gelişimi sürecinde dışarıdan yönlendirilen bu benzeştirme çabaları sağlıksız sonuçların ortaya çıkmasına neden olabiliyor."
Farklılığı yok etmeye yönelik bu tip tavırların çocukların ruhsal özelliklerini hiçe saydığı için bireyselleşmelerinin önünde büyük engel teşkil ettiğini dile getiren Öztürk sözlerini şöyle sürdürdü:
"Her çocuğun kendi ruhsal özellikleri yörüngesinde bireyselleşmesine ve kişiliğinin gelişmesine fırsat tanınmalıdır. Bu fırsatı tanımanın en iyi yolu da ikizlerin farklılıklarını kabul ederek yapay bir benzeştirme çabası içine girmemektir.
Bireysel özelliklerine göre yetiştirilmeyen ve dolayısıyla kişilik gelişiminde sorunlar oluşan ikizler ergenlik dönemine geldiklerinde de önemli özgüven problemi ve sosyal çevreleri ile uyumda büyük sorunlar yaşayabilmektedirler.
Sürekli birlikte olmaları beraber hareket etmeleri desteklenen ve her açıdan birlikte yaşamaya mahkum hale getirilen ikizler ergenlik ile birlikte mecburen birbirlerinden ayrılma süreci yaşayacaklardır. Bu süreçte önceleri kardeşinin desteğiyle ayakta duran genç toplum içinde kendini yalnız ve çaresiz hissedecektir."
AİLELERE UYARILAR:
Doç. Dr. Mücahit Öztürk ikiz çocukları olan ailelere şu uyarılarda bulundu:
"Bu çocuklar doğumlarından itibaren farklı özellikleri olduğu bilinerek gelişimleri takip edilmelidir. İkizlere birbirlerine benzeşmeleri yönünde baskı yapılmamalıdır. İkizlere aynı kıyafetleri giydirmemek aynı saç modelini uygulamamak lazım. Bu çocukların mümkünse ayrı sınıflarda olması sağlanmalı."
İkizlerden birinde içe kapanma diğerinde ise dışa dönüklük olabileceğine de işaret eden Doç. Dr. Öztürk dışa dönük olanın diğerini baskı altına alabileceğini ailelerin buna da dikkat etmesi gerektiğini bildirdi.
İkizlerin doğumlarından itibaren iki ayrı çocuk gibi yetiştirilmesinin önemini de vurgulayan Doç. Dr. Öztürk "Sevimli oluyorlar diye çocukların kişilik ve bireysel gelişimi önleniyor. Bu çocuklar birbirlerine bağımlı hale getiriliyor. Birlikte olmazlarsa olmayacakmış gibi yetişen çocuklar ergenlik döneminde ayrışmayı beceremiyorlar" dedi. [/b]
Çocuk ve genç psikiyatrisi uzmanı Doç. Dr. Mücahit Öztürk şunları söyledi:
"Aileler çoğunlukla ikizlere aynı kıyafeti giydirme aynı saç modelini uygulama aynı oyuncakları alma aynı yatakta yatırma ve aynı sınıfta okutma gibi tutumlar sergiliyorlar. Böylece dış görünüş olarak aynı olan ikiz çocuklar daha sevimli ve ilgi çeken bir hal alıyor. Bu durum da anne baba ve çevredekilerin hoşuna gidiyor. Ancak çocuğun kimlik gelişimi sürecinde dışarıdan yönlendirilen bu benzeştirme çabaları sağlıksız sonuçların ortaya çıkmasına neden olabiliyor."
Farklılığı yok etmeye yönelik bu tip tavırların çocukların ruhsal özelliklerini hiçe saydığı için bireyselleşmelerinin önünde büyük engel teşkil ettiğini dile getiren Öztürk sözlerini şöyle sürdürdü:
"Her çocuğun kendi ruhsal özellikleri yörüngesinde bireyselleşmesine ve kişiliğinin gelişmesine fırsat tanınmalıdır. Bu fırsatı tanımanın en iyi yolu da ikizlerin farklılıklarını kabul ederek yapay bir benzeştirme çabası içine girmemektir.
Bireysel özelliklerine göre yetiştirilmeyen ve dolayısıyla kişilik gelişiminde sorunlar oluşan ikizler ergenlik dönemine geldiklerinde de önemli özgüven problemi ve sosyal çevreleri ile uyumda büyük sorunlar yaşayabilmektedirler.
Sürekli birlikte olmaları beraber hareket etmeleri desteklenen ve her açıdan birlikte yaşamaya mahkum hale getirilen ikizler ergenlik ile birlikte mecburen birbirlerinden ayrılma süreci yaşayacaklardır. Bu süreçte önceleri kardeşinin desteğiyle ayakta duran genç toplum içinde kendini yalnız ve çaresiz hissedecektir."
AİLELERE UYARILAR:
Doç. Dr. Mücahit Öztürk ikiz çocukları olan ailelere şu uyarılarda bulundu:
"Bu çocuklar doğumlarından itibaren farklı özellikleri olduğu bilinerek gelişimleri takip edilmelidir. İkizlere birbirlerine benzeşmeleri yönünde baskı yapılmamalıdır. İkizlere aynı kıyafetleri giydirmemek aynı saç modelini uygulamamak lazım. Bu çocukların mümkünse ayrı sınıflarda olması sağlanmalı."
İkizlerden birinde içe kapanma diğerinde ise dışa dönüklük olabileceğine de işaret eden Doç. Dr. Öztürk dışa dönük olanın diğerini baskı altına alabileceğini ailelerin buna da dikkat etmesi gerektiğini bildirdi.
İkizlerin doğumlarından itibaren iki ayrı çocuk gibi yetiştirilmesinin önemini de vurgulayan Doç. Dr. Öztürk "Sevimli oluyorlar diye çocukların kişilik ve bireysel gelişimi önleniyor. Bu çocuklar birbirlerine bağımlı hale getiriliyor. Birlikte olmazlarsa olmayacakmış gibi yetişen çocuklar ergenlik döneminde ayrışmayı beceremiyorlar" dedi. [/b]