Yatağa yatmışsınızdır çoktan gün bitmiştir...Kimsecikler yoktur etrafta gece
sessizliği sizin yalnızlığınıza bir melodi olarak eşlik etmekte..Yavaştan yorganı
üstünüze çekersiniz, alışkındır yorgan ona sıkı sıkı sarılmanıza,sarılırsınız
yine...Aslında küçüklüğünüzden beri böylesinizdir, birileri bırakmak istemediğiniz
anda yanınızdan kalkıp gitmişlerdir...Sizde yorganı basmışsınızdır içinize-beş
yaşındayken anne daha sonra bir sevgili belki kim bilir?-... Yan dönüp duvara
dayarsınız sırtınızı, buz gibi duvarda alışkındır sırtınızın sıcaklığına,dayarsınız
yine.Bir ara acırsınız ciğerlerinize,onları soğuğa mahkum ettiğinizden… Sonra
korkmazsınız hastalıktan, her nefes aldığınızda çektiğiniz acıdan daha fazla ne
olabilir ki...Bom boş bakan gözlerinizi kapar ve düşünmek yok dersiniz içinizden,
tekrar açtığınızda gözlerinizi- belki birkaç dakika sonra- çoktan ıslanmıştır
yastık...Yastık da alışkındır damlalara, çürümeye yüz tutmuştur
dokusu,ağlarsınız yine...Her gece böyle başlar kendi gözyaşından korkan
gözlerin hikayesi…Sağ gözünüzün yaşı sol gözünüzü korkutur hep ,o üstten
düştüğü anda kırpar kendisini zavallı sol- korkar incinmekten- oysaki diğerinin
yaşıdır , yinede korkar.Hep korkar...işte bu yüzden sol göz bereli çürük kalır
sağa göre, daha fazla yorulur hem kendi damlasının acısını çeker hem de sağ
gözün.
sessizliği sizin yalnızlığınıza bir melodi olarak eşlik etmekte..Yavaştan yorganı
üstünüze çekersiniz, alışkındır yorgan ona sıkı sıkı sarılmanıza,sarılırsınız
yine...Aslında küçüklüğünüzden beri böylesinizdir, birileri bırakmak istemediğiniz
anda yanınızdan kalkıp gitmişlerdir...Sizde yorganı basmışsınızdır içinize-beş
yaşındayken anne daha sonra bir sevgili belki kim bilir?-... Yan dönüp duvara
dayarsınız sırtınızı, buz gibi duvarda alışkındır sırtınızın sıcaklığına,dayarsınız
yine.Bir ara acırsınız ciğerlerinize,onları soğuğa mahkum ettiğinizden… Sonra
korkmazsınız hastalıktan, her nefes aldığınızda çektiğiniz acıdan daha fazla ne
olabilir ki...Bom boş bakan gözlerinizi kapar ve düşünmek yok dersiniz içinizden,
tekrar açtığınızda gözlerinizi- belki birkaç dakika sonra- çoktan ıslanmıştır
yastık...Yastık da alışkındır damlalara, çürümeye yüz tutmuştur
dokusu,ağlarsınız yine...Her gece böyle başlar kendi gözyaşından korkan
gözlerin hikayesi…Sağ gözünüzün yaşı sol gözünüzü korkutur hep ,o üstten
düştüğü anda kırpar kendisini zavallı sol- korkar incinmekten- oysaki diğerinin
yaşıdır , yinede korkar.Hep korkar...işte bu yüzden sol göz bereli çürük kalır
sağa göre, daha fazla yorulur hem kendi damlasının acısını çeker hem de sağ
gözün.