Türkİye Kemik İliği Transplantasyon Vakfı Başkanı Prof. Dr. Osman İlhan “Kanser hücrelerine borla ilgili bir madde ya da element eklediğiniz anda kanser hücresinin öldüğünü görüyoruz’’ dedi.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi öncülüğünde, kentte görev yapan doktorlara yönelik kemik iliği kanseri hastalığı, bulguları, teşhis ve tedavi yöntemleri konulu toplantı düzenlendi. Çok sayıda profesörün katıldığı toplantıda konuşan Prof. İlhan, Türkiye’de her yıl bin 500 kişinin kemik iliği kanserine yakalandığını belirterek, hastalığın ortaya çıkmasında beslenme alışkanlıkları, tarımsal ilaçlama, sigara ve bağışıklık bozukluğu gibi faktörlerin etkisini anlattı.
İlhan, hastalığın genel itibarıyla kemik kırıklarıyla ortaya çıktığına ve ülke açısından azımsanamayacak seviyeye ulaştığını belirterek şöyle konuştu: “Çok sayıda bilim insanıyla ‘Kansere nasıl erken tanı koyarız?’ diye işbirliği yapıyoruz. Aynı zamanda Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü’nde de ‘Bor madeni kullanılarak bir çalışma yapabilir miyiz’ konusunu tartıştık. Sonuçlara bakıldığında, kanser hücrelerine borla ilgili bir madde ve element eklediğiniz anda kanser hücresinin öldüğünü görüyoruz. Ama tam tersine siz bu bor maddesini gereksiz yere kullanırsanız belki de yan etki yapacaktır. Araştırmalar ilerledikçe yurdumuzdaki metaller ve elementlerden daha fazla faydalanacağız. Bor Enstitüsü bununla ilgili laboratuvar çalışmalarına başladı. Yakın zamanda hayvanlar üzerinde de testlere başlayacağız.”
Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi öncülüğünde, kentte görev yapan doktorlara yönelik kemik iliği kanseri hastalığı, bulguları, teşhis ve tedavi yöntemleri konulu toplantı düzenlendi. Çok sayıda profesörün katıldığı toplantıda konuşan Prof. İlhan, Türkiye’de her yıl bin 500 kişinin kemik iliği kanserine yakalandığını belirterek, hastalığın ortaya çıkmasında beslenme alışkanlıkları, tarımsal ilaçlama, sigara ve bağışıklık bozukluğu gibi faktörlerin etkisini anlattı.
İlhan, hastalığın genel itibarıyla kemik kırıklarıyla ortaya çıktığına ve ülke açısından azımsanamayacak seviyeye ulaştığını belirterek şöyle konuştu: “Çok sayıda bilim insanıyla ‘Kansere nasıl erken tanı koyarız?’ diye işbirliği yapıyoruz. Aynı zamanda Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü’nde de ‘Bor madeni kullanılarak bir çalışma yapabilir miyiz’ konusunu tartıştık. Sonuçlara bakıldığında, kanser hücrelerine borla ilgili bir madde ve element eklediğiniz anda kanser hücresinin öldüğünü görüyoruz. Ama tam tersine siz bu bor maddesini gereksiz yere kullanırsanız belki de yan etki yapacaktır. Araştırmalar ilerledikçe yurdumuzdaki metaller ve elementlerden daha fazla faydalanacağız. Bor Enstitüsü bununla ilgili laboratuvar çalışmalarına başladı. Yakın zamanda hayvanlar üzerinde de testlere başlayacağız.”