Ebu Hureyre şöyle diyor:
Resulullah (s.a.a) bir gün oturdukları halde birden dişleri görülür bir şekilde güldüler. Gülmesinin sebebini sorduğumuzda şöyle buyurdular:
“Ümmetimden iki kişi gelip Allah Teala’nın huzurunda duracaklar; onlardan biri diyecek ki: "Allah’ım! Benim hakkımı ondan al!
Allah Teala buyuracak ki: “Kardeşinin hakkını ver!”
Borçlu adam arz edecek ki: Allah’ım! Benim iyi amellerimden bir şey kalmamıştır (ona verecek dünyevi bir malım da yoktur).”
Hak sahibi de diyecek ki: “Ey Rabbim! Öyleyse benim günahlarımdan yüklensin!”
Sonra Resulullah (s.a.a)’in gözlerinden yaşlar boşanarak şöyle buyurdular:
“O gün (kıyamet günü) öyle bir gündür ki insanlar, günahlarının başka bir kimseye yüklenmesine ihtiyaç duyarlar. Allah Teala hakkını isteyen kimseye şöyle buyurur: "Gözlerini çevir, cennete doğru bir bak, ne görüyorsun?"
O zaman başını kaldırıp güzel nimetleri görünce hayretle; "Allah’ım! Bunlar kimin içindir?" diyecektir.
Allah Teala: “O hakkın değerini bana veren kimse içindir.” buyurur.
Hak sahibi: "O hakkın değerini kim sana ödeyebilir?" diye sorar.
Allah Teala: “Sen.” diye cevap verir.
Hak sahibi: "Ben nasıl ödeyebilirim?" diye sorar.
Allah Teala: “Ondan geçmenle (hakkını bağışlamanla).” diye cevap verir.
Hak sahibi: "Allah’ım! Ondan geçtim." der.
Daha sonra Allah Teala buyuracak ki: “Dini kardeşinin elini tut, birlikte cennete gidin !”
Bu esnada Resulullah (s.a.a) buyurdular ki: “Takvalı olun, birbirinizin arasını bulun
Resulullah (s.a.a) bir gün oturdukları halde birden dişleri görülür bir şekilde güldüler. Gülmesinin sebebini sorduğumuzda şöyle buyurdular:
“Ümmetimden iki kişi gelip Allah Teala’nın huzurunda duracaklar; onlardan biri diyecek ki: "Allah’ım! Benim hakkımı ondan al!
Allah Teala buyuracak ki: “Kardeşinin hakkını ver!”
Borçlu adam arz edecek ki: Allah’ım! Benim iyi amellerimden bir şey kalmamıştır (ona verecek dünyevi bir malım da yoktur).”
Hak sahibi de diyecek ki: “Ey Rabbim! Öyleyse benim günahlarımdan yüklensin!”
Sonra Resulullah (s.a.a)’in gözlerinden yaşlar boşanarak şöyle buyurdular:
“O gün (kıyamet günü) öyle bir gündür ki insanlar, günahlarının başka bir kimseye yüklenmesine ihtiyaç duyarlar. Allah Teala hakkını isteyen kimseye şöyle buyurur: "Gözlerini çevir, cennete doğru bir bak, ne görüyorsun?"
O zaman başını kaldırıp güzel nimetleri görünce hayretle; "Allah’ım! Bunlar kimin içindir?" diyecektir.
Allah Teala: “O hakkın değerini bana veren kimse içindir.” buyurur.
Hak sahibi: "O hakkın değerini kim sana ödeyebilir?" diye sorar.
Allah Teala: “Sen.” diye cevap verir.
Hak sahibi: "Ben nasıl ödeyebilirim?" diye sorar.
Allah Teala: “Ondan geçmenle (hakkını bağışlamanla).” diye cevap verir.
Hak sahibi: "Allah’ım! Ondan geçtim." der.
Daha sonra Allah Teala buyuracak ki: “Dini kardeşinin elini tut, birlikte cennete gidin !”
Bu esnada Resulullah (s.a.a) buyurdular ki: “Takvalı olun, birbirinizin arasını bulun