BİR GÜL
Mekke-i Mükerreme’de bir gül…
Yüzü dolunay gibi parlak.
Teni pembeye çalan beyaz renginde.
Saçları, hafif dalgalı…
Açık renkli ve hilâl kaşlı.
İki kaşının arasında bir damar.
Öfkelendiğinde şişen…
Mekke-i Mükerreme’de bir gül…
Saçları omzuna düşer.
Sakalı gür, gözleri kara üzüm gibi siyah…
O siyah gözleri daima yerde…
Gökten daha çok yere bakar.
Bakışları, düşünceli…
Boynu gümüş beyazlığında,
Fildişinden yapılmış bir suret gibi…
Ashabının ardından yürür
Ve; “benim arkamı meleklere bırakın.” der.
Birşeye hayret ettiğinde elini çevirir
Konuştuğunda ellerini biraraya getirir.
Öfkelendiğinde yüz çevirir.
Sevindiğinde hafifçe gözlerini kapar.
Gülmesi tebessüm.
O gülünce dişleri dolu taneleri.
Mekke-i Mükerreme’de bir gül…
Yüzünde azâmet ve hakimiyet.
Sözünde tatlılık.
Tane tane konuşan.
Sesi gür, teri gül…
Geçtiği sokaklarda gül kokusu bırakan..
Giyimi sâde…
Çoğunlukla sırtında bir ihram.
En çok sevdiği renk sarı ve beyaz.
Yediği yemek;
Ateşin üzerinde
Unla karıştırılan öğütülmüş yulaf
biraz zeytinyağı, biber, baharat…
sofrada oturuşu hamdle, şükürle…
bir gül…
ikinci yurdu Medine!
Medine-i Münevvere’de bir gül…
İnsanlık aleminin en şereflisi!
İman hakikatlerinin merkezi!
İhsâni tecellilerin turu!
Rahmani sırların iniş yeri!
Memleket-i Rabbâniye’nin seması!
Peygamberler gerdanlığının ortasındaki en büyük mücevher!
Peygamberler kervanının öncüsü!
Bütün varlıkların en üstünü!
İzzet sancağının sancaktarı!
Ezel sırlarının şahidi!
İlmin, hilmin ve hikmetlerin kaynağı!
Yerle gök âlemlerinin göz bebeği!
İki cihanın ruhu!
Dünya ve ahiret hayatının gözü!
Medine-i Münevvere’de bir gül…
Aslın ve asaletin nurlu ağacı!
Yaratılışta insanların en üstünü!
Cismani suretlerin en mükemmeli!
Asıl mülk ve gerçek nimetin,
Göz kamaştırıcı güzelliğin
Ve yüce rütbenin sahibi!
Kalplerin tabibi ve ilacı,
Bedenlerin afiyet ve şifası,
Gözlerin nuru ve ışığı
Asırlarca sevilen,
Yeniden sevilen,
Taptaze duygularla sevilen,
En seçkin makamlara layık olan
En büyük dost!
En şerefli sevgili!
Abdülmuttalib’in torunu!
Abdullah oğlu efendimiz
Hz. Muhammed sallallahu aleyhi vesellem
Medine-i Münevvere’de bir gül…
O’na sevdalı,
Her şeye rağmen,
O’na sevdalı
Milyarlarca bülbül!
Sevinç bayrak açmış her sinede
Çünkü O Gül, hâlâ Medine’de
Mekke-i Mükerreme’de bir gül…
Yüzü dolunay gibi parlak.
Teni pembeye çalan beyaz renginde.
Saçları, hafif dalgalı…
Açık renkli ve hilâl kaşlı.
İki kaşının arasında bir damar.
Öfkelendiğinde şişen…
Mekke-i Mükerreme’de bir gül…
Saçları omzuna düşer.
Sakalı gür, gözleri kara üzüm gibi siyah…
O siyah gözleri daima yerde…
Gökten daha çok yere bakar.
Bakışları, düşünceli…
Boynu gümüş beyazlığında,
Fildişinden yapılmış bir suret gibi…
Ashabının ardından yürür
Ve; “benim arkamı meleklere bırakın.” der.
Birşeye hayret ettiğinde elini çevirir
Konuştuğunda ellerini biraraya getirir.
Öfkelendiğinde yüz çevirir.
Sevindiğinde hafifçe gözlerini kapar.
Gülmesi tebessüm.
O gülünce dişleri dolu taneleri.
Mekke-i Mükerreme’de bir gül…
Yüzünde azâmet ve hakimiyet.
Sözünde tatlılık.
Tane tane konuşan.
Sesi gür, teri gül…
Geçtiği sokaklarda gül kokusu bırakan..
Giyimi sâde…
Çoğunlukla sırtında bir ihram.
En çok sevdiği renk sarı ve beyaz.
Yediği yemek;
Ateşin üzerinde
Unla karıştırılan öğütülmüş yulaf
biraz zeytinyağı, biber, baharat…
sofrada oturuşu hamdle, şükürle…
bir gül…
ikinci yurdu Medine!
Medine-i Münevvere’de bir gül…
İnsanlık aleminin en şereflisi!
İman hakikatlerinin merkezi!
İhsâni tecellilerin turu!
Rahmani sırların iniş yeri!
Memleket-i Rabbâniye’nin seması!
Peygamberler gerdanlığının ortasındaki en büyük mücevher!
Peygamberler kervanının öncüsü!
Bütün varlıkların en üstünü!
İzzet sancağının sancaktarı!
Ezel sırlarının şahidi!
İlmin, hilmin ve hikmetlerin kaynağı!
Yerle gök âlemlerinin göz bebeği!
İki cihanın ruhu!
Dünya ve ahiret hayatının gözü!
Medine-i Münevvere’de bir gül…
Aslın ve asaletin nurlu ağacı!
Yaratılışta insanların en üstünü!
Cismani suretlerin en mükemmeli!
Asıl mülk ve gerçek nimetin,
Göz kamaştırıcı güzelliğin
Ve yüce rütbenin sahibi!
Kalplerin tabibi ve ilacı,
Bedenlerin afiyet ve şifası,
Gözlerin nuru ve ışığı
Asırlarca sevilen,
Yeniden sevilen,
Taptaze duygularla sevilen,
En seçkin makamlara layık olan
En büyük dost!
En şerefli sevgili!
Abdülmuttalib’in torunu!
Abdullah oğlu efendimiz
Hz. Muhammed sallallahu aleyhi vesellem
Medine-i Münevvere’de bir gül…
O’na sevdalı,
Her şeye rağmen,
O’na sevdalı
Milyarlarca bülbül!
Sevinç bayrak açmış her sinede
Çünkü O Gül, hâlâ Medine’de