Kayı, Bayat, Alka Evli, Kara Evli, Yazır, Döğer, Dodurga, Yaparlı, Avşar, Kızık, Beğdili, Karkın, Bayındır, Peçenek, Çavuldur, Çepni, Salur, Eymür, Ala Yuntlu, Yüreğir, İğdir, Büğdüz, Yıva, Kınık...
Bunlar, 24 Oğuz boyunun ismi, Oğuz Kağan’ın altı oğlunun soyundan türeyen Oğuz boyları. Kayı, Osmanlı’yı kuran Osmanoğulları’nın, Kınık, Büyük Selçuklu İmparatorluğu’nu kuran Selçukoğulları’nın boyuydu.
Bu 24 Oğuz boyu, Oğuz Kağan destanında geçmekte. O Oğuz Kağan destanı ki, Türk oğluna yeni yurtlara, cihan hakimiyetine, kıyamete kadar peşinde koşulacak kızılelmalara, Kaf dağlarının zirvelerinde nice Anka kuşlarına kavuşma gayreti veriyordu.
Bu destanda geçenler, başta Oğuz Kağan olmak üzere kişi ve boylar, anlatılanlar efsane, hayal değil. Türk oğlunun tarihinin, rüyalarının, hedeflerinin bir parçasıydı.
Oğuz Kağan’daki 24 Türk boyunun efsane değil, gerçek olduğunun en büyük işareti Anadolu’dur. Cennet vatanımızda, yakın zamana kadar bu 24 boyun ismiyle anılan 899 yer, mekan, şenlendirilen, yurt kılınan diyar vardı.
Kayı ismiyle 94, Kınık namıyla 81 yerleşim yeri bulunuyordu.
Öyle ki; ecdadımız şenlendirdiği, yurt eylediği diyarlara, boylarının ismini vermiş, vermiş ki kökler, Oğuz Kağan, onun işaret ettiği hedefler unutulmasın.
Gün geldi, hedeflerimiz, kızılelmalar, cihan devletleri, cihanşümul medeniyetler, devlet-i ebed müddet olmaktan çıktı, şan ve şeref, 24 Oğuz boyundan birinde aranmak yerine, dört klüpten birinin fanatik taraftarı olmakta bulunur hale geldi.
Kahramanlarımız Oğuz Kağanlar, Gazneli Mahmutlar, Alpaslanlar, Kılıçarslanlar, Fatihler, Şeyh Şamiller olmaktan çıktı, Sergenler, Ardalar, Kakalar, Ronaldinholar oldu.
Çocuklarımız artık Ak Şemsettinler, Mimar Sinanlar, Fatihler, Alpaslanlar, Oğuz Kağanlar değil, popçu veya topçu olarak kısa yoldan köşeyi dönmek istiyor.
Anadolu’da 899 olan Oğuz boyu isimleri 289’a, Kayı boyu isimleri 94’ten 24’e, Kınık boyu isimleri ise 81’den 30’a düştü.
Bazı yerlerin isimleri referandum ile değiştirildi. Gafletin bu kadarı ancak ihanet ile adlandırılabilir.
“Kayı yerine Şenlikköy, Kınık yerine Evrensekiz olduysa ne oldu? Eskiyen isimler yenileriyle değiştirildi, bunda ne var?” diyorsanız, çevrenizde olan biteni görmüyor, fark edemiyor, anlamlandıramıyorsunuz demektir.
Neler olmadı ki?
Barış, kardeşlik getirmesi gereken spor sahaları gladyatör arenaları oldu.
Cinnet getirdim deyip ailesini, sevdiklerini acımadan öldürenler hesaplanamaz.
Her şey altınla, yeşil dolarla ölçülür.
Hak, adalet, ebedi güzellikler, iyilik, merhamet için çalışmak enayilik olarak görülür oldu.
İnsanlık hasletlerimiz kayboldu, yerine neler mi geldi? Neler gelmedi ki...
Oğuz boylarının unutulmasıyla neleri kaybettiğimiz bir bilebilsek...
Bunlar, 24 Oğuz boyunun ismi, Oğuz Kağan’ın altı oğlunun soyundan türeyen Oğuz boyları. Kayı, Osmanlı’yı kuran Osmanoğulları’nın, Kınık, Büyük Selçuklu İmparatorluğu’nu kuran Selçukoğulları’nın boyuydu.
Bu 24 Oğuz boyu, Oğuz Kağan destanında geçmekte. O Oğuz Kağan destanı ki, Türk oğluna yeni yurtlara, cihan hakimiyetine, kıyamete kadar peşinde koşulacak kızılelmalara, Kaf dağlarının zirvelerinde nice Anka kuşlarına kavuşma gayreti veriyordu.
Bu destanda geçenler, başta Oğuz Kağan olmak üzere kişi ve boylar, anlatılanlar efsane, hayal değil. Türk oğlunun tarihinin, rüyalarının, hedeflerinin bir parçasıydı.
Oğuz Kağan’daki 24 Türk boyunun efsane değil, gerçek olduğunun en büyük işareti Anadolu’dur. Cennet vatanımızda, yakın zamana kadar bu 24 boyun ismiyle anılan 899 yer, mekan, şenlendirilen, yurt kılınan diyar vardı.
Kayı ismiyle 94, Kınık namıyla 81 yerleşim yeri bulunuyordu.
Öyle ki; ecdadımız şenlendirdiği, yurt eylediği diyarlara, boylarının ismini vermiş, vermiş ki kökler, Oğuz Kağan, onun işaret ettiği hedefler unutulmasın.
Gün geldi, hedeflerimiz, kızılelmalar, cihan devletleri, cihanşümul medeniyetler, devlet-i ebed müddet olmaktan çıktı, şan ve şeref, 24 Oğuz boyundan birinde aranmak yerine, dört klüpten birinin fanatik taraftarı olmakta bulunur hale geldi.
Kahramanlarımız Oğuz Kağanlar, Gazneli Mahmutlar, Alpaslanlar, Kılıçarslanlar, Fatihler, Şeyh Şamiller olmaktan çıktı, Sergenler, Ardalar, Kakalar, Ronaldinholar oldu.
Çocuklarımız artık Ak Şemsettinler, Mimar Sinanlar, Fatihler, Alpaslanlar, Oğuz Kağanlar değil, popçu veya topçu olarak kısa yoldan köşeyi dönmek istiyor.
Anadolu’da 899 olan Oğuz boyu isimleri 289’a, Kayı boyu isimleri 94’ten 24’e, Kınık boyu isimleri ise 81’den 30’a düştü.
Bazı yerlerin isimleri referandum ile değiştirildi. Gafletin bu kadarı ancak ihanet ile adlandırılabilir.
“Kayı yerine Şenlikköy, Kınık yerine Evrensekiz olduysa ne oldu? Eskiyen isimler yenileriyle değiştirildi, bunda ne var?” diyorsanız, çevrenizde olan biteni görmüyor, fark edemiyor, anlamlandıramıyorsunuz demektir.
Neler olmadı ki?
Barış, kardeşlik getirmesi gereken spor sahaları gladyatör arenaları oldu.
Cinnet getirdim deyip ailesini, sevdiklerini acımadan öldürenler hesaplanamaz.
Her şey altınla, yeşil dolarla ölçülür.
Hak, adalet, ebedi güzellikler, iyilik, merhamet için çalışmak enayilik olarak görülür oldu.
İnsanlık hasletlerimiz kayboldu, yerine neler mi geldi? Neler gelmedi ki...
Oğuz boylarının unutulmasıyla neleri kaybettiğimiz bir bilebilsek...