[url="http://www.edirne.gov.tr/sitearaclari2/kirkpinar21.jpg"][/url][url="http://www.edirne.gov.tr/sitearaclari2/kirkpinar22.jpg"] [/url]
Kırkpınar Efsanesi
“Kırkpınar Yağlı Güreşleri” ile ilgili birçok söylenti vardır. Bunlardan en yaygın olanı da şöyledir: Rumeli’nin fethi sırasında Orhan Gazi’nin kardeşi Süleyman Paşa 40 askeriyle Domuzhisarı Kalesi ile birlikte birkaç kaleyi de ele geçirir. Bu birlik geri dönerken, bugün Yunanistan sınırları içerisinde kalan Samona’daki molalarında güreşe tutuşurlar. Bunlardan ikisi yenişemez. Daha sonra iki güreşçi bir Hıdrellez gününde (6 Mayıs) yeniden güreşe tutuşurlar. Güreş sabah erkenden başlayıp gece yarısı iki güreşçinin ölümüne kadar sürer. Arkadaşları tarafından orada bulunan bir incir ağacının altına defnedilirler. Yıllar sonra arkadaşları aynı yere tekrar geldiklerinde iki pehlivan arkadaşlarının gömülü oldukları yerde temiz ve gür pınarların şırıl şırıl aktığını görürler. Bunun üzerine o yer “Kırkpınar” olarak adlandırılır ve böylece “Kırkpınar Yağlı Güreşleri” geleneği başlar.
Eski geleneklerin korunduğu Tarihi Kırkpınar Güreşleri ve Kültür Etkinlikleri bir hafta sürer. Şenlikler kapsamında çeşitli folklor gösterileri, fuarlar, sergiler, güzellik yarışmasıyla yöresel yemek yarışmaları düzenlenir. Yurtdışından çeşitli ülke gruplarının katılımıyla uluslararası bir renklilik de kazanan şenliklerin son üç gününde yağlı güreşler yapılır. Büyük, orta, başaltı ve baş boylarında güreşen pehlivanlardan, baş güreşenlerin birincisine "başpehlivan" ünvanı ve altın kemer ödülü verilir. Güreşlerin vazgeçilmez sembolü Kırkpınar Ağası'dır. Ortaya konan koça açık artırmada en fazla parayı veren kişi Kırkpınar Ağası olur ve bir sonraki yılın güreşlerini organize eder. Ayrıca Kırkpınar şenliklerinde ve güreşlerde yarışmaları kazananlara ödüllerini verip misafirleri ağırlar.
Güreşlerin Yapıldığı Yer
Balkan Savaşı ve I. Dünya Savaşı sonrasında Kırkpınar Yağlı Güreşleri, bugün Yunanistan sınırları içinde kalan Samona köyü civarında bulunan Kırkpınar Çayırı’ndan Edirne-Mustafa Paşa yolu üzerinde yer alan Virantekne mahalline taşınmıştır.
Cumhuriyetin ilanından sonra güreşler Edirne’nin Sarayiçi bölgesinde yapılmaktadır.
Güreşlerin yapıldığı Tarih
Kırkpınar etkinlikleri her yıl genellikle Haziran ayının son haftası ile Temmuz ayının ilk haftasını kapsayan günlerde bir hafta süre ile düzenlenmektedir. İlk dört günü çeşitli festival etkinlikleri ile geçen haftanın son üç günü (Cuma-Cumartesi-Pazar) yağlı güreş müsabakaları yapılmaktadır. Haftanın son günü (Pazar) başpehlivanlık güreşleri ve Kırkpınar ağalığının ihalesi yapılmaktadır.
[url="http://img507.imageshack.us/img507/8991/08edirnemimarsinanheykebz3.jpg"][/url]
[url="http://img227.imageshack.us/img227/7282/edirne20002ay1.jpg"][/url]
[url="http://img227.imageshack.us/img227/7906/edirne20016em7.jpg"][/url]
[url="http://img507.imageshack.us/img507/2272/edirneuzunkopruqw8.jpg"][/url]
[url="http://img227.imageshack.us/img227/4605/edirneselimiye010gr8.jpg"][/url]
[url="http://img507.imageshack.us/img507/5457/efeedirnepopup18bl3.jpg"][/url]
Burası da benim yaşadığım yer..
Pek üne kavuşmuş değiLdir, zaten çok önemLi bi şeyi de yoktur Edirne' nin bana göre
ama seviyorum ya..
Kırkpınar Efsanesi
“Kırkpınar Yağlı Güreşleri” ile ilgili birçok söylenti vardır. Bunlardan en yaygın olanı da şöyledir: Rumeli’nin fethi sırasında Orhan Gazi’nin kardeşi Süleyman Paşa 40 askeriyle Domuzhisarı Kalesi ile birlikte birkaç kaleyi de ele geçirir. Bu birlik geri dönerken, bugün Yunanistan sınırları içerisinde kalan Samona’daki molalarında güreşe tutuşurlar. Bunlardan ikisi yenişemez. Daha sonra iki güreşçi bir Hıdrellez gününde (6 Mayıs) yeniden güreşe tutuşurlar. Güreş sabah erkenden başlayıp gece yarısı iki güreşçinin ölümüne kadar sürer. Arkadaşları tarafından orada bulunan bir incir ağacının altına defnedilirler. Yıllar sonra arkadaşları aynı yere tekrar geldiklerinde iki pehlivan arkadaşlarının gömülü oldukları yerde temiz ve gür pınarların şırıl şırıl aktığını görürler. Bunun üzerine o yer “Kırkpınar” olarak adlandırılır ve böylece “Kırkpınar Yağlı Güreşleri” geleneği başlar.
Eski geleneklerin korunduğu Tarihi Kırkpınar Güreşleri ve Kültür Etkinlikleri bir hafta sürer. Şenlikler kapsamında çeşitli folklor gösterileri, fuarlar, sergiler, güzellik yarışmasıyla yöresel yemek yarışmaları düzenlenir. Yurtdışından çeşitli ülke gruplarının katılımıyla uluslararası bir renklilik de kazanan şenliklerin son üç gününde yağlı güreşler yapılır. Büyük, orta, başaltı ve baş boylarında güreşen pehlivanlardan, baş güreşenlerin birincisine "başpehlivan" ünvanı ve altın kemer ödülü verilir. Güreşlerin vazgeçilmez sembolü Kırkpınar Ağası'dır. Ortaya konan koça açık artırmada en fazla parayı veren kişi Kırkpınar Ağası olur ve bir sonraki yılın güreşlerini organize eder. Ayrıca Kırkpınar şenliklerinde ve güreşlerde yarışmaları kazananlara ödüllerini verip misafirleri ağırlar.
Güreşlerin Yapıldığı Yer
Balkan Savaşı ve I. Dünya Savaşı sonrasında Kırkpınar Yağlı Güreşleri, bugün Yunanistan sınırları içinde kalan Samona köyü civarında bulunan Kırkpınar Çayırı’ndan Edirne-Mustafa Paşa yolu üzerinde yer alan Virantekne mahalline taşınmıştır.
Cumhuriyetin ilanından sonra güreşler Edirne’nin Sarayiçi bölgesinde yapılmaktadır.
Güreşlerin yapıldığı Tarih
Kırkpınar etkinlikleri her yıl genellikle Haziran ayının son haftası ile Temmuz ayının ilk haftasını kapsayan günlerde bir hafta süre ile düzenlenmektedir. İlk dört günü çeşitli festival etkinlikleri ile geçen haftanın son üç günü (Cuma-Cumartesi-Pazar) yağlı güreş müsabakaları yapılmaktadır. Haftanın son günü (Pazar) başpehlivanlık güreşleri ve Kırkpınar ağalığının ihalesi yapılmaktadır.
[url="http://img507.imageshack.us/img507/8991/08edirnemimarsinanheykebz3.jpg"][/url]
[url="http://img227.imageshack.us/img227/7282/edirne20002ay1.jpg"][/url]
[url="http://img227.imageshack.us/img227/7906/edirne20016em7.jpg"][/url]
[url="http://img507.imageshack.us/img507/2272/edirneuzunkopruqw8.jpg"][/url]
[url="http://img227.imageshack.us/img227/4605/edirneselimiye010gr8.jpg"][/url]
[url="http://img507.imageshack.us/img507/5457/efeedirnepopup18bl3.jpg"][/url]
Burası da benim yaşadığım yer..
Pek üne kavuşmuş değiLdir, zaten çok önemLi bi şeyi de yoktur Edirne' nin bana göre
ama seviyorum ya..