[b][SIZE=3]Başbakan Recep Tayyip Erdoğan TEKEL işçilerine beklediği haberi vermedi: Çok açık net söylüyorum. 'Açız', şu anda aç sefil olarak böyle bir ajitasyon yapıyorlar...
[/b][/SIZE]
TEKEL işçilerinin durumuna da değinen Başbakan Erdoğan, şunları söyledi:
"Şimdi ortada böyle bir manzara varken, TEKEL işçilerinin yaptığı iş neydi biliyor musunuz? Değerli vatandaşlarım, ekranları başında bizi izleyenlere sesleniyorum. Ankara’nın meydanında belli bir grup ki bunların hepsi TEKEL işçisi değildir. Onu da söyleyeyim. Bunların içinde TEKEL işçisi olmayanlar var. Çok açık net söylüyorum. ’Açız’, şu anda aç sefil olarak böyle bir ajitasyon yapıyorlar. Gerçeği de söylemek durumundayım. Bir defa iki yıldır bunları çalışmadan maaşlarını ödeyerek o görevlerinde tuttuk."
Başbakan Erdoğan, TÜRK-İŞ Genel Başkanı ve diğer sendika yöneticileriyle daha önceden bu konuyla ilgili görüşmelerde bulunduklarını belirterek, şunları kaydetti:
"TEKEL işçileri, gruplar halinde İzmir’de, değişik yerlerde... TEKEL işçileri, özellikle hanım kardeşlerim huzurumuza geldiler. Milletvekili arkadaşlarım da bunun yakın şahididirler. Hep bizi çiçeklerle ağırladılar. Dün Kızılay meydanında olanlar var ya, dün bizi çiçeklerle ağırlayanlardı. Niye? Birden bu depoları kapatmadık diye. Üretim müretim yok, sadece depo var. Çalışma diye bir şey yok. Şu anda üç beş tanesinde tütün işleme devam ediyor. Bunun dışındakilerde hiçbirinde çalışma yok. Ve bunlara bu haliyle maaşlarını ödemeye devam ettik. Bu parayı kim verdi? Benim milletim verdi. Milletimin bize emanet ettiği bu paradan maaşları ödedik. İki yıl... Şimdi kalktılar bu senaryoyu uygulamaya koydular. Biz bu işçilerin, 10 bin kadardır, ihbar tazminatlarını veriyoruz. Kıdem tazminatlarını veriyoruz. Ve bir de bizim dönemimizde işsiz kalmasınlar diye uygulamaya koyduğumuz 4C uygulaması var ve bu 4C uygulamasında da asgari ücret söz konusuydu, tabandı... Bunda da TÜRK-İŞ’in başkanı ’Şunda bir iyileştirme yapalım’ diye bana geldiler bir istirhamda bulundular. Ben bakanıma talimatımı verdim. Çalışmayı yapıyorlar. İlk öğretim, orta ve üniversite mezunlarına farklı bir uygulama için hazırlık yapacaklar. Bu hazırlık yapıldı. Onu da açıkladık. 750, 850, 950 gibi..."
"SEMTİNE UÄžRAMADIKLARI BAŞ ÖRTÜLÜLERİ BULUYORLAR"
Başbakan Erdoğan, bu rakamları Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer’e de sorarak, sözlerini şöyle sürdürdü: "770 lira ilköğretim, orta öğretim 850, üniversite mezunlarına da 938 gibi bir rakamla bunu neticelendirdik. Yani 4c’de bu şekilde yeni iş yerinde çalışmaya başlayacaklar. Neyin üzerine ihbar ve kıdem tazminatlarını aldıktan sonra bunu da alarak çalışmalarına başlayacaklar. Şimdi kopardıkları kıyamet ne? ’Tekel işçisi 4c istemiyor’. Ya 4c mensupları bu ülkenin evladı değil mi? Toplam da şu anda 19 bin 4c kapsamında olan işçimiz var. E, siz? Bu farklılık nereden geliyor. Biz iyiniyet gösterdik ve gösteriler ’sona ersin’ dedik. Onlara doğru olumlu bir yaklaşım sergiledik. Ama bu kardeşlerimiz muhalefet partilerinin, marjinal örgütlerin, hükümet karşıtı güçlerin istismarına maalesef alet oluyorlar. Ve uzlaşmadan kaçıyorlar. Yazılı ve görsel medya yanlarına gidiyor mikrofonlarını tutuyor. ’Sen de AK Partiliydin değil mi?’ ’Evet. Ben de AK Partiliydim. Ama bundan sonra AK Parti’ye oy vermeyeceğim’ Bakıyorsunuz, hiçbir zaman semtine uğramadıkları baş örtülüleri buluyorlar. Onların da yanlarına gidiyorlar. ’Siz de AK Parti’ye oyunuzu vermiştiniz değil mi?’ ’Evet vermiştim ama bundan sonra vermeyeceğim.’ Senaryo o. Secaat arz ederken sirkatim söylüyorlar. Eğer AK Parti hükümeti AK Partili olduğu halde böyle bir karar alıyorsa, demek ki adaletin gereğini yerine getiriyor. Çünkü partili de olsa, partisiz de olsa olması gereken neyse biz onu yapıyoruz."
kaynak: ekolay.net