| 
		
	
		
		
			
			
			03-27-2010, Saat: 02:34 PM <
		 
		Yeni Üye 
 
		 Çevrimdışı 
			
	
		Yorumları: 6,323
		Konuları: 4,304
		Kayıt Tarihi: Jan 2010
Rep Puanı: 
		
			 Insan bazen duygularinin akisini kontrol etmek de zorlaniyor 
veya kontrol edemiyor. 
Zaman zaman o kadar degisken ki duygular. 
Düsüncende ve 
kalbinde biriktirdigin bütün olumsuzluklar 
bir anda yerini daha olumlu, 
güzel düsüncelere ve duygulara birakiyor. 
Bunun nedeni insanda bazen çok basit, 
bazende çeliskili cevaplar bulabiliyor. 
Cevap bulmasi gereken bir soruda, 
aslinda bu durumun bir zaaf mi yoksa bir erdem mi oldugu.
Bunun sonucunu çikarirken 
yasanilanlarin insanin hayatinda ne kadar yer aldigi ve 
benligine ne kadar kazindigida tabiki çok önemli.
Bazi durumlar için yasanilanlardan dolayi 
insan daha kati düsüncelere sahip olsada, 
bazi yasanilanlarin sonucunda da bu durumu muhafaza edemiyor. 
Bunun nedenide bence kisinin veya 
yasanilanlarin insanin yüregindeki en hassas yerinde mevcut olusu ve 
hayatinda büyük yer kapladigidir. 
Iste böyle zamanlarda insan, 
gerçekten yüregine ve duygularina asla söz geçiremiyor. 
Ve dogrusu neden geçirmesi gerektiginin de 
tam olarak cevabini bulmus degilim. 
Insanin yüreginde ve düsüncesinde var olan ve 
yasamasi mümkün olan bir hayati, 
gerçek yasantisinda neden ortaya koyamadigida, 
cevabi mümkün olmayan sorular arasinda saniyorum 
her zaman yerini koruyacaktir. 
Bizler galiba daha çok, daha kolay ve 
daha mutlu bir hayat yerine, 
daha zor ve daha mutsuz bir hayat seçiyoruz. 
Belkide yaratilisimiz da var, 
yada belkide bizler daha sonradan icat ediyoruz böyle yasamayi.. 
Esasen hayat; 
mutlukla dolu bir dakikayi bile bosa geçirilmesi 
göze alinamayacak kadar çok kisa.. 
Tamamen ani yasamak hedef alinmamaliysada, 
yasanilacak veya yasanilmasi mümkün olan mutlu ve 
güzel anlarinda geçip gitmesine izin verilmemeli saniyorum.. 
Bilmem belkide hayat böyledir…
Bunun yaninda insanin her aninda bir hayal yasamasida var tabiki. 
Yaninda olmayan fakat her zaman yakininda hissetigin ve
yokluguna hiç alisamadigin biri gibi. 
Her yerde ve her aninda onun anilariyla avunup, 
hayalinde tekrar tekrar yasamak gibi. 
Özlemini içinde yakarcasina ve acitircasina yasamak gibi. 
Bakisina, sarilisina, gülüsüne, dokunusuna hasret kalip, 
onu hayalinde yasatmak gibi. 
Teninin o güzel kokusuyla bütünlestirdigi, 
kullandigi kokusunu hissetiginde, 
yakininda oldugu zannedip gözlerinle onu arayip ve
sonra bulamamanin buruklugunu yasamak gibi. 
Onun dokundugunu bildigin esyalara dokunmak, 
geçtigi yollardan geçmek, 
onun oldugu fotograflara dakikalarca bakip avunmak gibi.. 
Yüregini acitsada yarani tekrar tekrar kapatip, 
yokolmasina asla izin vermemek gibi. 
Yastigina basini koydugunda ve
tekrar güne uyandiginda ilk aklina onun gelmesi gibi. 
Kadehini hep ona kalirip,
her yudumu onunla yudumlamak gibi.. 
Denizlere onu anlatmak, 
yakamozda onunla kaybolup gitmek gibi, 
denizin üzerinde yürümek gibi.. 
Ask gibi, sevda gibi..
Sen benim zaafim, sen benim mücadelem, 
sen benim erdemim, sen benim mutlulugum, 
sen benim anlasilmazim, 
sen benim vazgeçilmezim, 
sen benim kaybedisim, 
sen benim izdirabim,  sen benim özlemim, 
sen benim hayatim, 
askim, sevdam oldun.. 
Kimi zaman gerçek, 
kimi zaman hayal oldun.. 
Ama hep oldun..
Olman gerektigi gibi yanimda, 
kalman gerektigi gibi hep kalbimde ol.. 
Her an Sevginle ve Sevgimle kal.. 
Sen benim ruhsatsiz sevdam… 
			
		 
	
		
		
			
			
			03-27-2010, Saat: 02:36 PM <
		 
		Yeni Üye 
 
		 Çevrimdışı 
			
	
		Yorumları: 6,323
		Konuları: 4,304
		Kayıt Tarihi: Jan 2010
Rep Puanı: 
		
			    Üşüyen kardelen kuşağına düştü ömrüm,
Asır sayarken vuslatsız adımlarla,
Bitti rüya…
Sormadan susuyor karanlık,
Bu sesi ilk kez duyuyorum ,ve    Yolun sonuna düşerken gözlerim son nefesimdir ,
Değmesin keder teli fütursuz bu sineye,
Değdirme elin gözüne,
Dünyam olsun, dünyan olsun,    İki nefese yetecek kadar büyük olsun,
Ötem ölümüm olsun… 
Saklarken ateş yatağı bağrımda eksik cümleleri,
Düşmedi hiç dilimden pişmanlık izleri,    Ben ettim’di yeminlerimin yarenleri…
Nankörüm bilirim,
Tutuşurken dudaklarında ben hala gideceğin gündeyim,
Korkuyorum sevdiğim,    İpsizliğin paçalarıma uzanan ellerinin düğümlerindeyim,
Sualsizim,
Vardım koyuldum yola,
Seninleyim,    Seninim ,
Bunun yarını ölüm ben bunu da bilirim,
Sen de bil ki,
Bundan gayrı sadece bir kere öleceğim ve bir kere gideceksin,    Ben musallada seni söyleyeceğim,
Sevdamın kahrını bilir meleklerim,
Seni getirecekler budur ecrinim…
Şahidim olsun bu şiir,    Bir daha bizi söyletmeyeceğim ayrılığa,
Bir daha dokundurmayacağım hiçbir küfrü yokluğuna,
Bu sefer bunun için gelmedim mi sana,
Sevip de gideyim demedim mi kendime,    Söz verdim çile dolu yollardan akan ömrümün bu gününe,
Sen utandıranım ol diyesim var gamlı sesimle,
Yine de çaresizim ve inanasım da gelmiyor kendime.....!!!         
			
		 
	
		
		
			
			
			03-27-2010, Saat: 02:36 PM <
		 
		Yeni Üye 
 
		 Çevrimdışı 
			
	
		Yorumları: 6,323
		Konuları: 4,304
		Kayıt Tarihi: Jan 2010
Rep Puanı: 
	
		
		
			
			
			03-27-2010, Saat: 02:37 PM <
		 
		Yeni Üye 
 
		 Çevrimdışı 
			
	
		Yorumları: 6,323
		Konuları: 4,304
		Kayıt Tarihi: Jan 2010
Rep Puanı: 
		
			 Yoksun ya
Gençliğimin deli rüzgarları da yok
Ve yoksul düş baharlarım
Neler kalmadı ki sende
Çaresizlik karabasanlarının çıkmazları
Avuntuzus saplantıların açmazları
Deli düşler
Yoksun ya
Kim anlar şimdi bu yüreği
Sensizlikte ne yapılır bilmem ki
Aşkın tepelerinden böyle apansız düşmedim
Ilık tebesusumler vaktine beş kala solan
Kahkahalar gibiyim
Yarısında yutulmuş
Sevinç çığlıkları dolu boğazım
Seni özlemeyi bile yakıştıramıyorum kendime
Yoksun ya
Buruşturulup atılmış mektuplar gibiyim
İçimdeki yürek boşluğuna yoldaş
Gülüşüm bükülü kaldı dudağımda
Sana sargın kalmak vardı gül yüzlü
Bu aşkın üstü
Böyle örtülür müydü
Kahraman Tazeoğlu 
			
		 
	
		
		
			
			
			03-27-2010, Saat: 02:37 PM <
		 
		Yeni Üye 
 
		 Çevrimdışı 
			
	
		Yorumları: 6,323
		Konuları: 4,304
		Kayıt Tarihi: Jan 2010
Rep Puanı: 
	
		
		
			
			
			03-27-2010, Saat: 02:37 PM <
		 
		Yeni Üye 
 
		 Çevrimdışı 
			
	
		Yorumları: 6,323
		Konuları: 4,304
		Kayıt Tarihi: Jan 2010
Rep Puanı: 
		
			 İşte benim mevsimim hazanmevsimi
Hazan zamanı şimdi...
Ağaçlar yavaş yavaş en hüzünlü rengine bürünecek
Yapraklar bırakacaklar kendilerini rüzgarın eline
Ordan oraya savrulacaklar 
Sarının bütün tonları kaplayacak yolları
Adımlarımın arasına karışacak hüzün...
Bir adım daha atacağım kışa
Biraz daha eskiyecek yüzüm
Ağaçlar üşüyecek yapraksız 
Bakacaklar savrulup gidenlere
Yüreğim üşüyecek ...
Gri bulutlar karşılayacak sabahlarımı
Merhaba diyecek yağmur
Karışıp gözyaşlarıma ince ince
Hiç kimse görmeyecek....
Her sabah yine elimde çayım
Gülümseyeceğim hayata
Takıp en güzel maskemi
Bilinmezler içinde arayacağım
Yalancı aynalarda
Yiten günlerimi....
İşte benim mevsimim
Hazanmevsimi
Ne tenimi üşütecek kadar soğuk
Ne içimi ısıtacak kadar sıcak
Bir yudum çay bir nefes sigara
Göçmen kuşlar başladı terk-i diyara
Bir yolculuk rüzgarların ıslığında
Dalıp giderim anılara
Her zamanki hazan yalnızlığında
Deniz gökyüzüyle aynı renk
Sahile vuracak hırçın dalgalar
Kıyı ve köpük sevişecek
Akşamlar kızıl ufuklara
Erken inecek...
Bir sokak lambası ışığında
Dertleştiğim gecelerle
Hüznün çizdiği resimlerin
Hepsi gerçek...
İşte benim mevsimim 
Hazanmevsimi
Bir adım daha attım kışa
Bir adım daha sonun başlangıcına....
İçimde desemde bahar
Artık ne faydası var? 
			
		 
	
		
		
			
			
			03-27-2010, Saat: 02:38 PM <
		 
		Yeni Üye 
 
		 Çevrimdışı 
			
	
		Yorumları: 6,323
		Konuları: 4,304
		Kayıt Tarihi: Jan 2010
Rep Puanı: 
		
			 Tut ki çekilmez acılar içindesin….
Pervane etrafında kederler…
Suskunluğun biri bin para…
Kirpiklerine değersen tuz zerrecikleri
Oyalama kuş gibi atan yüreğini….
Bekle….
Sabır de…
Sana yalvarıyorum
Sakın bensiz ağlama…
Yanında değilim affet…
Affet bir nefeslik adımda
Sana gelemediğim için…
Başını omuzuma alıp
Hıçkırıklarına ortak olamadığım için….
Affet….
Sana yalvarıyorum
Sakın bensiz ağlama….
Siyahlarına beyaz
Kederine mutluluk
Kadehlerine sevda olup dolmamış
Hasret sabahlarına vuslatı koyamamışsam
Suçluyum………
Yükle bana kaderin en olmaz suçlarını….
Öldür beni gözlerinde…
Sana yalvarıyorum
Sakın bensiz ağlama….
Tomurcuk güller açsın
Gamzelerinde
Ceylanlar gezsin yanaklarında
Dilinde bülbül şakısın
Gülüne hasret ölen……
Aç kollarını….
Sarıl…..
Sıcaklığını tenim
Yüreğinin atışını yüreğim duysun….
Sensizliğimi yüzüme vurup
Gel karalar bağlama……
Sana yalvarıyorum
Sakın…
Sakın bensiz ağlama…. 
			
		 
	
		
		
			
			
			03-27-2010, Saat: 02:38 PM <
		 
		Yeni Üye 
 
		 Çevrimdışı 
			
	
		Yorumları: 6,323
		Konuları: 4,304
		Kayıt Tarihi: Jan 2010
Rep Puanı: 
	
		
		
			
			
			03-27-2010, Saat: 02:39 PM <
		 
		Yeni Üye 
 
		 Çevrimdışı 
			
	
		Yorumları: 6,323
		Konuları: 4,304
		Kayıt Tarihi: Jan 2010
Rep Puanı: 
	
		
		
			
			
			03-27-2010, Saat: 02:40 PM <
		 
		Yeni Üye 
 
		 Çevrimdışı 
			
	
		Yorumları: 6,323
		Konuları: 4,304
		Kayıt Tarihi: Jan 2010
Rep Puanı: 
		
			Gözlerimi Kapatsam Gözlerimi Kapatsam GözLerimi Kapatsam 
Yüzünü Görürmüyüm 
GündüzLeri Uzatsam 
GeceLer bir Kördüğüm
  KapıLarı Kapatsam 
yaLnıs Üşürmüyüm 
bir Kuş OLupta Uçsam 
Üzerine SüzüLürmüyüm   
			
		 |