Köle Pazarında Bir Müslüman Prens:
Abdurrahman İbrahim İbn Sori
Abdurrahman İbrahim İbn Sori Amerika’ya köle olarak götürülmüş batı Afrikalı Müslüman bir prenstir. Prens, 1828’de tam 40 yıl süren esaretten sonra Fas Sultanının ricasıyla dönemin Dış İşleri Bakanı Henry Clay ve Başkan John Quincy Adams’ın emriyle serbest kalmıştır.
Abdurrahman İbrahim İbn Sori 1762’de Batı Afrika Timbo’da (günümüzde Gine Futa Djallon) doğdu. 1774’te Mali Timbuktu’da tahsil görmek için Futa’dan ayrıldı.
Bir prens olan Abdurrahman İbrahim babasının askeri bir birliğini de komuta etmiştir. Prens 1788 yılında 26 yaşındayken girdiği bir savaşı kazanır ve 5 askeriyle babasının karargâhına zafer haberini götürürken yolda kurulan bir tuzakla esir edilerek köle tacirlerine satılır. Köle olarak Amerika’ya getirilen Prens İbrahim, Natchez Mississippi pamuk çiftliği sahibi Thomas Foster tarafından satın alınır. Pamuk çiftliğindeki konumu kısa bir süre içerisinde yükselerek çiftliğin yöneticisi olan Prens yine kendisi gibi çiftlikte bir köle olan Isabella ile evlenerek 5 erkek ve 4 kız çocuk babası olur.
Memleketi Futa’daki pamuk yetiştiriciliği tecrübesinden de faydalanarak çiftlikte yönetici olan Prens, bu sayede kendi tarlalarını ekerek yerel piyasada ürünlerini satma şansı yakalar. Çiftlikte geçirdiği yıllarda eski bir tanışı Dr. John Cox ile karşılaşır. Dr. Cox bir İngiliz gemisinde cerrah olarak görev yapmış ve geminin Afrika kıyılarında sahile vurmasıyla mahsur kaldığı kıyıda Prensin ailesi tarafından 6 ay misafir edilmiş bir İrlandalıydı. Cox Prensin özgür kalması ve Afrika’ya dönmesi için çiftlik sahibi Foster’a ricada bulunur ancak Foster bu ricayı olumlu karşılamaz çünkü Prens onun için artık vazgeçilmezdir.
1826’da Prens Afrika’daki akrabalarına mektup yazar. Newyork’ta Yerel bir gazeteci Andrew Marschalk bu mektubun bir kopyasını Washinton’a Senatör Tomas Reed’e gönderir. Senatör ve ABD hükümeti, mektup Arapça yazıldığı için Prensi Arap zannederek mektubu Fas’taki Amerikan Elçiliğine gönderir. Fas Sultanı Abdurrahman mektubu okuduktan sonra Birleşik Devletler Başkanı John Quincy ve Dışişleri Bakanı Henry Clay’dan Prensin serbest kalmasını rica eder. Çiftlik sahibi Foster herhangi bir bedel olmaksızın Prense özgürlüğünü verir ancak Prensin Amerika’da özgür olarak yaşamaması Afrika’ya dönmesi şart koşulur.
Prens Abdurrahman İbrahim Amerika’dan ayrılmadan önce Washington başta olmak üzere birçok eyaleti ziyaret eder. Çeşitli bağışlar ve kamuoyu çalışmalarıyla Mississippi’de kalan ailenin diğer fertlerinin özgür kalması için mücadele eder. Eski sahibi Foster, bunun anlaşmayı bozduğunu ileri sürer ve bu durum Amerika’da seçim kampanyaları boyunca sonraki başkan Andrew Jackson tarafından siyasi malzeme yapılır.
On ay sonra servetlerinin yarısını bağışlayarak çocuklarını kurtaran Prens ve eşi Isabella Amerika’dan ayrılır ve Liberya’ya gider. Burada hastalığa yakalanan Prens 4 ay sonra hayatını kaybeder. Prens Abdurrahman İbrahim, Memleketi Futa’ya hiç dönememiş ve çocuklarını da bir daha görememiştir.
Babalarından kalan servetle Prensin çocukları özgürlüklerini alarak aileleriyle Liberya Monrovia’ya döner ve burada anneleriyle tekrar buluşurlar. Çiftlik sahibi Foster Prensle aynı yıl ölür. Fotser’ın serveti kendi mirasçıları ve Abdurrahman’ın çocuklarına kalır. Bugün Prens Abdurrahman İbrahim İbn-i Sori’nin torunları Birleşik Devletler’de ve Monrovia’da ikamet etmektedir. 2006 yılında Prens Abdurrahman’ın torunları Foster’ın çiftliğinde bir araya gelmiştir.
Prens Abdurrahman İbrahim İbni Sori iki otobiyografi yazmıştır. Kongre kütüphanesinde onunla ilgili bir çizim bulunmaktadır.
1977’de tarih profesörü Terry Alfrod Prensin hayatıyla ilgili bir çalışma hazırladı ve Köleler Arasındaki Prens (Prince Among Slaves) adıylayayınladı. Profesör Alfrod 1 Ocak 1929 tarihli dönemin Dış İşleri Bakanı Henry Clay’ın notları arasında şu ifadeyi görür: “Prens İbrahim, 40 yıl önce köle olarak satılmış Müslüman bir Prenstir, Afrika’ya geri dönme şartıyla özgür bırakılmış, yeni yılın ilk günü kutlamalarına yukarı Lombard, Walnut ve aşağı Chestnut, Spruce caddelerindeki geçit törenine Fledelfiya Siyahi Vatandaşlar Topluluğunun onur konuğu olarak katılmıştır”.
2008’in başlarında PBS’de (Amerika’daki bir televizyon kanalı) Andrea Kalin’in yönettiği Köleler Arasındaki Prens (Prince Among Slaves)adlı filmde prensin hayatı anlatılmıştır
Abdurrahman İbrahim İbn Sori
Abdurrahman İbrahim İbn Sori Amerika’ya köle olarak götürülmüş batı Afrikalı Müslüman bir prenstir. Prens, 1828’de tam 40 yıl süren esaretten sonra Fas Sultanının ricasıyla dönemin Dış İşleri Bakanı Henry Clay ve Başkan John Quincy Adams’ın emriyle serbest kalmıştır.
Abdurrahman İbrahim İbn Sori 1762’de Batı Afrika Timbo’da (günümüzde Gine Futa Djallon) doğdu. 1774’te Mali Timbuktu’da tahsil görmek için Futa’dan ayrıldı.
Bir prens olan Abdurrahman İbrahim babasının askeri bir birliğini de komuta etmiştir. Prens 1788 yılında 26 yaşındayken girdiği bir savaşı kazanır ve 5 askeriyle babasının karargâhına zafer haberini götürürken yolda kurulan bir tuzakla esir edilerek köle tacirlerine satılır. Köle olarak Amerika’ya getirilen Prens İbrahim, Natchez Mississippi pamuk çiftliği sahibi Thomas Foster tarafından satın alınır. Pamuk çiftliğindeki konumu kısa bir süre içerisinde yükselerek çiftliğin yöneticisi olan Prens yine kendisi gibi çiftlikte bir köle olan Isabella ile evlenerek 5 erkek ve 4 kız çocuk babası olur.
Memleketi Futa’daki pamuk yetiştiriciliği tecrübesinden de faydalanarak çiftlikte yönetici olan Prens, bu sayede kendi tarlalarını ekerek yerel piyasada ürünlerini satma şansı yakalar. Çiftlikte geçirdiği yıllarda eski bir tanışı Dr. John Cox ile karşılaşır. Dr. Cox bir İngiliz gemisinde cerrah olarak görev yapmış ve geminin Afrika kıyılarında sahile vurmasıyla mahsur kaldığı kıyıda Prensin ailesi tarafından 6 ay misafir edilmiş bir İrlandalıydı. Cox Prensin özgür kalması ve Afrika’ya dönmesi için çiftlik sahibi Foster’a ricada bulunur ancak Foster bu ricayı olumlu karşılamaz çünkü Prens onun için artık vazgeçilmezdir.
1826’da Prens Afrika’daki akrabalarına mektup yazar. Newyork’ta Yerel bir gazeteci Andrew Marschalk bu mektubun bir kopyasını Washinton’a Senatör Tomas Reed’e gönderir. Senatör ve ABD hükümeti, mektup Arapça yazıldığı için Prensi Arap zannederek mektubu Fas’taki Amerikan Elçiliğine gönderir. Fas Sultanı Abdurrahman mektubu okuduktan sonra Birleşik Devletler Başkanı John Quincy ve Dışişleri Bakanı Henry Clay’dan Prensin serbest kalmasını rica eder. Çiftlik sahibi Foster herhangi bir bedel olmaksızın Prense özgürlüğünü verir ancak Prensin Amerika’da özgür olarak yaşamaması Afrika’ya dönmesi şart koşulur.
Prens Abdurrahman İbrahim Amerika’dan ayrılmadan önce Washington başta olmak üzere birçok eyaleti ziyaret eder. Çeşitli bağışlar ve kamuoyu çalışmalarıyla Mississippi’de kalan ailenin diğer fertlerinin özgür kalması için mücadele eder. Eski sahibi Foster, bunun anlaşmayı bozduğunu ileri sürer ve bu durum Amerika’da seçim kampanyaları boyunca sonraki başkan Andrew Jackson tarafından siyasi malzeme yapılır.
On ay sonra servetlerinin yarısını bağışlayarak çocuklarını kurtaran Prens ve eşi Isabella Amerika’dan ayrılır ve Liberya’ya gider. Burada hastalığa yakalanan Prens 4 ay sonra hayatını kaybeder. Prens Abdurrahman İbrahim, Memleketi Futa’ya hiç dönememiş ve çocuklarını da bir daha görememiştir.
Babalarından kalan servetle Prensin çocukları özgürlüklerini alarak aileleriyle Liberya Monrovia’ya döner ve burada anneleriyle tekrar buluşurlar. Çiftlik sahibi Foster Prensle aynı yıl ölür. Fotser’ın serveti kendi mirasçıları ve Abdurrahman’ın çocuklarına kalır. Bugün Prens Abdurrahman İbrahim İbn-i Sori’nin torunları Birleşik Devletler’de ve Monrovia’da ikamet etmektedir. 2006 yılında Prens Abdurrahman’ın torunları Foster’ın çiftliğinde bir araya gelmiştir.
Prens Abdurrahman İbrahim İbni Sori iki otobiyografi yazmıştır. Kongre kütüphanesinde onunla ilgili bir çizim bulunmaktadır.
1977’de tarih profesörü Terry Alfrod Prensin hayatıyla ilgili bir çalışma hazırladı ve Köleler Arasındaki Prens (Prince Among Slaves) adıylayayınladı. Profesör Alfrod 1 Ocak 1929 tarihli dönemin Dış İşleri Bakanı Henry Clay’ın notları arasında şu ifadeyi görür: “Prens İbrahim, 40 yıl önce köle olarak satılmış Müslüman bir Prenstir, Afrika’ya geri dönme şartıyla özgür bırakılmış, yeni yılın ilk günü kutlamalarına yukarı Lombard, Walnut ve aşağı Chestnut, Spruce caddelerindeki geçit törenine Fledelfiya Siyahi Vatandaşlar Topluluğunun onur konuğu olarak katılmıştır”.
2008’in başlarında PBS’de (Amerika’daki bir televizyon kanalı) Andrea Kalin’in yönettiği Köleler Arasındaki Prens (Prince Among Slaves)adlı filmde prensin hayatı anlatılmıştır