| Hoşgeldin, Ziyaretçi |
Sitemizden yararlanabilmek için Kayıt olmalısınız.
|
| Kimler Çevrimiçi |
Toplam: 316 kullanıcı aktif » 0 Kayıtlı » 312 Ziyaretçi Baidu, Bing, GoogleBot, Yandex
|
| Son Aktiviteler |
Allah’a Şirk Koşarak Yaşa...
Forum: İslam
Son Yorum: halukgta
11-21-2025, Saat: 09:37 AM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 22
|
Rabbinden Sana Vahyedilen...
Forum: İslam
Son Yorum: halukgta
11-20-2025, Saat: 04:17 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 18
|
Araf Suresi 157. Ayet. On...
Forum: İslam
Son Yorum: halukgta
11-18-2025, Saat: 12:06 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 26
|
İnancını Bu Dünyada Sorgu...
Forum: İslam
Son Yorum: halukgta
11-16-2025, Saat: 03:19 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 29
|
Bizler İnatla, Atalarımız...
Forum: İslam
Son Yorum: halukgta
11-15-2025, Saat: 05:11 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 25
|
Atatürk'ün Çocukluk Anıla...
Forum: Hayatı ve Anıları
Son Yorum: Serdar102
11-15-2025, Saat: 02:39 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 29
|
Ali İmran 78 -79. Ayetler...
Forum: İslam
Son Yorum: halukgta
11-14-2025, Saat: 03:50 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 26
|
Günün Şiiri
Forum: Şiirler
Son Yorum: by-göçmenoğlu
11-14-2025, Saat: 10:13 AM
» Yorumlar: 9
» Okunma: 2,337
|
Adı Bende Saklı Sevgili.
Forum: Şiirler
Son Yorum: by-göçmenoğlu
11-14-2025, Saat: 09:41 AM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 32
|
Enfal Suresi 12. Ayet. ”V...
Forum: İslam
Son Yorum: halukgta
11-12-2025, Saat: 04:03 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 32
|
|
|
| Bilgiye Nasıl Sahip Olunur? |
|
Yazar: YasSmin - 05-31-2011, Saat: 01:17 PM - Forum: Genel
- Yorumlar (5)
|
 |
Sokrat’ın yanına bir genç gelerek bilgiye nasıl sahip olabileceğini sordu.
Filozof onu su dolu bir havuzun yanına götürüp, kafasını suyun içine soktu ve bir süre orada tutttu.
Genç nefessiz kalınca çabalayıp kendini kurtardı.
Sokrat, ona kafası suyun içinde iken ne arzu etttiğini sordu ve şu cevabı aldı:
“Hava!”
Filozof: ” İşte” dedi, “eğer kafan havuzun içindeyken havaya olan ihtiyacını hissettiğin derecede hayatta bilgiye olan ihtiyacını hissedebildiğin zaman, onu öğrenmek için bir yol bulursun.”
|
|
|
| Okula gitmek istemiyorum:)) |
|
Yazar: YasSmin - 05-31-2011, Saat: 01:07 PM - Forum: Fıkra Genel
- Yorumlar (2)
|
 |
Sabah anne, oğlunun odasına girdi ve onu uyandırdı
"Haydi oğlum, uyan artık Okula geç kalacaksın"
Oğlu, yarı açık gözlerle annesine baktı ve uykulu bir
sesle :
"Fakat anne, bugün okula gitmek istemiyorum" dedi
Anne, oğlunun isteğine karşı çıktı
"Okula neden gitmek istemiyormuşsun bakayım?" dedi
"İki ciddi neden söyle bana"
Oğlu bir yandan esnerken, bir yandan da annesini
yanıtladı :
"Okuldaki tüm öğretmenler benden nefret ediyorlar,
bir
Tüm öğrenciler de benden nefret ediyorlar, iki
Bu iki ciddi nedenim yeter mi, anne?"
Annesi oğlunun nedenlerini geçerli bulmadı :
"Bunlar okula gitmemen için neden olamaz" dedi
"Şimdi hemen kalk ve çabuk hazırlan"
Bu kez oğul annesine :
"Sen de bana, okula kesinlikle gitmemi gerektirecek
iki ciddi neden
gösterebilir misin, anne ? " dedi
Sabri tükenme noktasina gelen anne, oğlunun üstündeki
yorganı hızla
çekti ve
oğlunun istediği iki ciddi nedeni açıkladı :
" Birinci ciddi neden, 52 yaşında koskoca adamsın
İkinci ciddi neden ise, sen okulun müdürüsün"
|
|
|
| Saldırıya Uğrayacak Kale..:) |
|
Yazar: YasSmin - 05-31-2011, Saat: 01:04 PM - Forum: Fıkra Genel
- Yorumlar (5)
|
 |
Vahşi Batı’da bir kalenin saldırıya uğramasını beklerlerken kale komutanı en güvendiği yerli iz sürücüyü kalenin avlusuna getirtmiş,
“Senden şimdi 30 yıllık tecrübeni kullanıp ne tür bir kuvvetle karşı karşıya olabileceğimizi tahmin etmeni istiyorum” demiş, “Aman sakın gafil avlanmayalım, biteriz.”
Yerli, dizlerini, ellerinin içini daha sonra da kulağını yere yapıştırmış, “Offf, büyük bir savaşçı grubu” demiş, “En az 300 savaşçı var, 4 kabile reisi, 2’si beyaz, 2’si de siyah ata binmiş, büyücüleri de aralarında.” Komutan “Sallıyorsun” diye karşılık vermiş, “Bütün bunları kulağını yere dayayıp da mı anladın?”
Yerli “Yok” demiş, “Eğilirseniz ana kapının altından çok rahat görünüyor!..
|
|
|
| Cimrinin Trajedisi...! |
|
Yazar: YasSmin - 05-31-2011, Saat: 01:02 PM - Forum: Genel
- Yorumlar (11)
|
 |
Cimri bir adam, tüm mal varlığından emin olmak için her şeyini satar ve altına çevirir.
Altınları yer altına gömüp ara sıra kontrol eder.
Bir gün bir işçisi onu ararken cimriyi altınları gömdüğü yeri keşfeder.
Gece vakti altınların olduğu yere gidip, tüm altınları çalar.
Cimri altınların gömülü olduğu yere geldiğinde tüm altınlarının çalındığını anlar.
Ağlaya ağlaya kendini perişan eder bir vaziyette iken; bir komşusuna durumu anlatır.
Komşusu ona şöyle der:
“Kendini üzme artık, bir taş alıp aynı çukura koy ve o taşın altınların olduğunu düşün.
Çünkü kullanmayı hiç düşünmediğine göre taş da aynı işi görecektir.”...!
|
|
|
| Ben O Çocukları Çok Sevdim...! |
|
Yazar: YasSmin - 05-31-2011, Saat: 12:59 PM - Forum: Genel
- Yorum Yok
|
 |
Bir profesör, sosyolaji sınıfındaki öğrencilerini Baltimore şehrinin kenar mahallerine göndermiş ve o bölgede yaşayan 200 erkek çocuğun durumlarını araştırmalırını ve her bir çocuğun geleceği hakkında bir değerlendirme yapmalarını istemişti.
Öğrencilerin hemen hepsi bu çocukların gelecekte hiçbir şanslarının olmadığını dile getirmişlerdi.
Bundan tam yirmi beş yıl sonra bir başka sosyoloji profesörü tesadüfen bu çalışmayı buldu ve öğrencilerinden bu projeyi sürdürmelerini ve aynı çocuklara ne olduğunu araştırmalırını istedi.
Öğrenciler, o bölgede taşınan ya da ölen 20 çocuk dışındaki 180 çocuktan 176′sının olağanüstü bir başarı gösterip avukat, doktor ya da işadamı olduklarını ortaya çıkardılar.
Profesör çok etkilenmişti ve bu konuyu izlemeye karar verdi.
Birer yetişkin olan o çocukların hepsi o bölgede yaşadıkları için, her biriyle buluşma şansı oldu.
” O koşullarda nasıl başarılı oldunuz?” sorularına verdikleri cevap hep aynıydı: ” Mahalle okulunda bir öğretmenimiz vardı. Onun sayesinde.”
Profesör, bu öğretmeni çok merak etmişti.
Hala hayatta olduğunu öğrendiği yaşlı öğretmenin izini bulması zor olmadı.
Kendisini ziyaret etmek için evine kadar gitti.
Karşısında yılların yüzüne eklediği kırışıklıklara rağmen hala dinç duran yaşlı bir kadın buldu.
Merakla yaşlı kadına bu çocukları kenar mahallelerden kurtarıp başarılı birer yetişkin olmalarını sağlamak için kullandığı sihirli formülün ne olduğunu sordu.
Yaşlı öğretmenin gözleri parladı ve dudaklarının kenarında bir gülümseme belirdi; “Çok basit” dedi, “Ben o çocukları çok sevdim...!
|
|
|
|