:: Duygusuz.com - Dostluk ve Arkadaşlık Sitesi
Konuyu Oyla:
  • Derecelendirme: 0/5 - 0 oy
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
Fırtına Show ...
K€$K!NßI¢@K
#81
knmmld3jj9pr9.gif

Neydi ki içimdeki bu "ahh"
Sonsuzluğuma düğümlü günah…

Bendim, soğuk bir adın ardından koşar adım sürünen.
Bendim, ellerimde sakladığım düşleri parçalayıp kırık dökük mektuplara bürüyen.
Issızlığıma çokluk sayacak kadarken, hep en yalnızlığım oldun neden?

Bir düşü anlatmanın kaç hali vardı dilimde?
Kelimelere yüklenen hangi hal halimden haberdar edebilirdi?
Hangi kelime bir gözyaşını gösterebilirdi?
Yüzüm bile saklarken hüznü, bunu kelimeler başarabilir miydi?

Bir yaraya inatla tuz sürmekti her şey.
Ölüme giderken, sigara basmaktı içimdeki isme.
İsminin üzerindeki darp izlerinden sorgulanmalıydım belki.
Suçluydum.
Oysa isminde bulunan her iz benim ölüm sebebim oluyordu.
Suçluydun…

Tüm korkmalarımı acemi bir cesarete çevirip yürüdüm.
Hep kırıldım, hep düştüm…

Bildiklerimi kendimden saklamayı nereden öğrenmiştim ben?
Kaç kez yutmuştum ömrümün çığlıklarını?
"Sen ya bir yanılgının yangınıydın ya da yazgının."
Ardı yoktu / ötesi çoktu…
Hiçbir harf yazmaktan öteye gidemiyordu ve hiçbir yazı,
yazmak istediğin kadarı olamıyordu.
Ben gibi beceriksizleşiyordu…


Tüm acılarının parmak izlerini yüreğimde aramamalıydın.
Dillendiremediğin, bilemediğin tüm sahnelerin oyuncusuydu satırlarım.
Ben ikileminin kaçışlarıydım.
Yanlış adreslerdi avuçlarımda doğru yol diye sakladığım.

Bilmek istenilmeyen her şey susarak dinlenirmiş meğer.
Bilinmek istenilmediğimde susulacak mıydım?

Her aynada kendimi görmekten uzağım artık.
Göz bebeklerimde yatan yaraları tüküremiyorum geçmişe.
Sessizce çekip giderken düşlerimin can çekişlerine,
içime gömdüğüm gözyaşlarımı sezemeyecek hiç kimse…

Bir gece yarısı bıçaklanırken en sessizliğimden,
dilimden dökülen harfleri toplayınca hep sen ediyor neden?

Sen bilir misin düş diye sabahlamayı?
Ve kırıklarını bir teselli ile değil başka bir kırıkla sarmayı?


Acı bir itiraftım, en çok kendimi yaktım…
Şemsiyeler altında yağmura direnirken ruhum,
ardımdan geçip giden her şeye sessiz kaldım.

Unutulduğum köşedeydim her vakit.
Aransam bulunacaktım.
Sorulsa tarifi mümkün olan gidişlerim vardı benim.
En fazla iki sağa bir sola uzunca adımlardın.
Ve adımlarından düşen her ses canımı ağzıma alırdı,
açıldığında ağzımdan düşecek kadar.
Oysa hiçbir adımın kayıplığımın yanına düşmeyecekti.
Aranmayacaktım…

Ellerimde bilinmez uçurumlar vardı.
O nedenle hep avuç içlerine dönüktü parmaklarım.
Gelen durakta kendimden inmek ve bir şehre yüzüstü düşmekti dileğim. Uyuyakaldım.
Ne kendimden inebildim ne de bir şehre yüzüstü serildim.

Ne kadarlıktı ki adım
ve kaç harf kalınlığı vardı ki birilerinin hatırlayışlarına ağırlık yaptım?
Birilerini acıttım, ağlattım.
Ya ben ömrüme düşen acıları,
göz kapaklarımda saklı yaşlarımı kimden kuşandım?

Yokluğunun alnına üflenirken satırlarım, nasıl oldu da ben hep varsın sandım?

Bir yıl daha geçmişti geçen yılların üstüne.
Kimsizdin sessizliğinde?
Hangi yaranın kabuk bağlanışına tanık oluyordun
ve hangi acıdan dökülen yaşları benliğinde buluyordun?

‘Ben tüm acımaları kendi saflarıma çekiyorum’
sandığımda sana hangi üzülmek kalıyordu?

Hiçbir şeyi düzeltmek zorunda değildim;
ama bozan bir eldim, bozduklarımı düzeltmenin geç kalışlarında…
Söylenmiş olan hiçbir söz geriye alınamazdı, bilirdin.
Diyemezdim; saçmaydı, yalandı…
Diyemezdim…
Desem yıllar sonra yine aynı sözcükleri dökerdim harflerimden.
Ki susmayı bilmeyen bir alfabeydi bendeki.
Söz veremezdim bildiklerimi yutacağıma.
Bir dahası yok, üzülme diyemezdim…

Hep en kötü yanından tuttum geleceğin.
Söylenmiş olan her şey bir düşün ön adlarından oluşmaydı.
Söylenmiş olan her şey benim yükümdü, peki sana neden ağır geldi?

Alışkanlıklarla başlayan kelimelerin arasında yer buldum kendime.
Simetrik bir duruş sergileyebilirdim çünkü yerimi en başından belirledim. Yadırgamadım üzerime yürüyen sözcükleri,
bilmek istemesem de biliyordum bir gün hepsinin kapıma geleceğini.
Tutulmamış bir söz kadar acıdı içim.
Tutulmamış bir söze yapılan sayısız itiraz kadar ezildim.
Madem biliyordun neden acıyorsun ki yüreğim?

Şimdi hiçbir mutluluğu birbirine yamayıp koca bir gülüş kondurmuyorum dudağımın kıyısına.
Susmalarımı biriktirerek yazıyorum.
Hadi at tüm yüklerini ben caymıyorum…


Adıyla var olan darağacım!
Mutlu olabilirsin, imkânsızlığına inandım…

:::αℓιηтι:::
Ara
Cevapla
MorciveT
#82
Tadılması gereken sorular, haz alınması gereken cevaplar var. Teşekkürler.



Susmalarımı biriktirerek yazıyorum... Bu söze ne denilebilir ki ? Smile
Ara
Cevapla
K€$K!NßI¢@K
#83
MorciveT Adlı Kullanıcıdan Alıntı:Tadılması gereken sorular, haz alınması gereken cevaplar var. Teşekkürler.



Susmalarımı biriktirerek yazıyorum... Bu söze ne denilebilir ki ? Smile
Aci cekmek neydi diye sordum kendime
en aci anlarımın birinde
Acinin tam ortasinda ama acidan uzak yanimla...
Unutmanin zorlugudur dedi oteki..
kuytudaki yokluk gibi
Gozyasindaki bir tuz mesela...
aci bile acitiyorken beni
Sordum israrla aci neydi..
Ya da beni bu kadar acitan neydi...

-agliyor musun..¿?..
-hayir sadece kaniyorum...
-hmmm kendine sakladigin tebessum gibi..
-evet oyle tipki bendeki sen gibi..!!!...

Eger yukardaki tesekkur bana ise, Bende size tsk ederim gecenin bu vaktinde deger gorup okudugunuz icin...

SmileSmileSmile
Ara
Cevapla
Firari Fırtına
#84
Güzel söz mesuttan gelmiş , Cevabıda keskinyürekden .....

Ne mutlu bizlere ....

Sevg ...
Ara
Cevapla
Firari Fırtına
#85
Gece başlıyor ..............
Ara
Cevapla
piko
#86
vaybe ne showdu ama yuregıne saglıkBig GrinBig Grin
Ara
Cevapla
Firari Fırtına
#87
Yürekler dert görmesin ............

Sevg ...
Ara
Cevapla
Firari Fırtına
#88
Gece bitti .....

Gelcem elbette , her gece hemde ....................

Sevg ...
Ara
Cevapla
Firari Fırtına
#89
artistsblockiiiibyparenye4.jpg
Ara
Cevapla
Firari Fırtına
#90
justloveforbothofusbye2vz6.jpg
Ara
Cevapla


Konu ile Alakalı Benzer Konular
Konular Yazar Yorumlar Okunma Son Yorum
  Firar Firtina(Buda benden size gelsin dost) K€$K!NßI¢@K 11 985 10-18-2007, Saat: 11:16 PM
Son Yorum: Firari Fırtına

Hızlı Menü:


Konuyu Okuyanlar: 8 Ziyaretçi
  Tarih: 11-23-2024, 12:47 AM