:: Duygusuz.com - Dostluk ve Arkadaşlık Sitesi
Hoşgeldin, Ziyaretçi
Sitemizden yararlanabilmek için Kayıt olmalısınız.

Kullanıcı Adınız:
  

Şifreniz:
  





Forumda Ara

(Gelişmiş Arama)

Forum İstatistikleri
» Toplam Üyeler: 16,696
» Son Üye: Klassohbet
» Toplam Konular: 98,545
» Toplam Yorumlar: 1,065,525

Detaylı İstatistikler

Kimler Çevrimiçi
Toplam: 320 kullanıcı aktif
» 0 Kayıtlı
» 315 Ziyaretçi
Applebot, Baidu, Bing, GoogleBot, Yandex

Son Aktiviteler
Allah’a Şirk Koşarak Yaşa...
Forum: İslam
Son Yorum: halukgta
11-21-2025, Saat: 09:37 AM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 22
Rabbinden Sana Vahyedilen...
Forum: İslam
Son Yorum: halukgta
11-20-2025, Saat: 04:17 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 18
Araf Suresi 157. Ayet. On...
Forum: İslam
Son Yorum: halukgta
11-18-2025, Saat: 12:06 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 26
İnancını Bu Dünyada Sorgu...
Forum: İslam
Son Yorum: halukgta
11-16-2025, Saat: 03:19 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 29
Bizler İnatla, Atalarımız...
Forum: İslam
Son Yorum: halukgta
11-15-2025, Saat: 05:11 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 25
Atatürk'ün Çocukluk Anıla...
Forum: Hayatı ve Anıları
Son Yorum: Serdar102
11-15-2025, Saat: 02:39 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 29
Ali İmran 78 -79. Ayetler...
Forum: İslam
Son Yorum: halukgta
11-14-2025, Saat: 03:50 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 26
Günün Şiiri
Forum: Şiirler
Son Yorum: by-göçmenoğlu
11-14-2025, Saat: 10:13 AM
» Yorumlar: 9
» Okunma: 2,337
Adı Bende Saklı Sevgili.
Forum: Şiirler
Son Yorum: by-göçmenoğlu
11-14-2025, Saat: 09:41 AM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 32
Enfal Suresi 12. Ayet. ”V...
Forum: İslam
Son Yorum: halukgta
11-12-2025, Saat: 04:03 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 31

 
  Boğa 08.06.2011
Yazar: ZencefiL - 06-08-2011, Saat: 08:58 AM - Forum: Boğa - Yorumlar (16)

Duygusal yaşantınızda hareketlenme ve canlılık söz konusu. Arkadaşlarınızla birlikte birçok toplantıya çağrılırken, siz partnerinizle vaktinizi geçirmek isteyebilirsiniz. Bugün, onunla aranızda farklı bir etkileşim tutturacaksınız. Eski dostlarınızın sizi araması sonucunda beklediğiniz fırsatları da yakalayacaksınız.

Bu konuyu yazdır

  Koç 08.06.2011
Yazar: ZencefiL - 06-08-2011, Saat: 08:57 AM - Forum: Koç - Yorum Yok

Yaşantınızı renklendirmek sizin elinizde. Fikirlerinizi açıklarken başkalarının etkisinde fazla kalıyorsunuz. Bugün, ilginç düşünceler üreteceksiniz. Sizin ortaya çıkardığınız projeleri çevrenizdekilere kaptırmaya aldırmıyorsunuz. Fakat bu durum sizi iş başarınızın gecikmesine neden oluyor. Daha dikkatli ve tetikte olmalısınız.

Bu konuyu yazdır

  Hayat Süprizlerle Doludur
Yazar: YasSmin - 06-07-2011, Saat: 10:59 AM - Forum: Komik Resim ve Karikatür - Yorumlar (2)

182688_188549044499954_105716109449915_5...1524_n.jpg


182424_188311704523688_105716109449915_5...4349_n.jpg



Bu konuyu yazdır

  Dünyanın en kötü işleri
Yazar: YasSmin - 06-07-2011, Saat: 10:58 AM - Forum: Komik Resim ve Karikatür - Yorumlar (13)

199649_198925913462267_105716109449915_5...9758_n.jpg


198912_198940146794177_105716109449915_5...0444_n.jpg


198835_198956043459254_105716109449915_5...9702_n.jpg


195990_198960776792114_105716109449915_5...8143_n.jpg

Bu konuyu yazdır

  Yüreğinde büyümek
Yazar: YasSmin - 06-07-2011, Saat: 10:53 AM - Forum: Genel - Yorumlar (2)

Okulda birinci sinif ögrencileri, bir aile fotografi üzerinde tartisiyorlardi. Fotograftaki küçük çocugun saç rengi ailenin öteki bireylerinin saç renginden degisikti.... Ögrencilerden biri o küçük erkek çocugunun belki de evlat edinilmis olabilecegini söyledi. Onun bu sözünü duyan Jocelynn Jay adinda küçük bir kiz ögrenci ,birden sesini yükseltti:
- Ben evlat edinme konusunda her seyi bilirim , çünkü ben de evlatligim!... Siniftaki bir baska ögrenci sordu:
- Madem biliyorsun bize de anlatsana ...Evlat edinilmek ne demektir..? Jocelyn, kendinden emin bir biçimde bilgisini özetledi:
- Annenin karninda degil, yüreginde büyümüssün demektir...

Bu konuyu yazdır

  Hayat Döngüsü
Yazar: YasSmin - 06-07-2011, Saat: 10:50 AM - Forum: Komik Resim ve Karikatür - Yorumlar (1)

182808_190343717653820_105716109449915_5...4574_n.jpg

Bu konuyu yazdır

  Aslını unutma.. "Süper"
Yazar: YasSmin - 06-07-2011, Saat: 10:49 AM - Forum: Genel - Yorumlar (2)

Bir zamanlar Ayaz adlı bir köle varmış. Takdir bu ya, köle bir gün Sultan Mahmud’un kölesi olmuş. Sultan, köleyi taşıdığı asil karakteri sebebiyle çok sevmiş. Derken Sultan’ın öylesine itimadını kazanmış ki, bütün sultanlığın haznedârı tayin edilmiş ve en kıymetli ve zarif mücevherler, taşlar ona emanet edilir olmuş.

Bu gelişmeyi gören saraylılar ise durumdan pek rahatsız olmuşlar. Hasetleri ve kibirleri yüzünden, sözüm ona basit bir köleye böyle bir mevki verilmesini ve kendi rütbelerine çıkarılmasını bir türlü hazmedememişler. Bu duygular içinde, özellikle Sultan yakınlardaysa ondan gün geçtikçe daha çok şikayet etmeye başlamışlar ve asil ruhlu kölenin itibarını zedelemek için ellerinden geleni yapmışlar.

Bir gün Sultan’ın huzurunda bir saraylının diğerine şöyle dediği duyulmuş: “Köle Ayaz’ın sık sık hazineye gittiğini biliyor musun? Onun mücevherlerimizi çaldığından adım gibi eminim.” Sultan kulaklarına inanamamış. “İşin aslını kendi gözlerimle görmeliyim” demiş. Duvara küçük bir delik yaptırıp, içeride olanları seyretmeye hazırlanmış.

Kölenin sessizce içeri girdiğini, kapıyı kapattığını ve sandığa gittiğini görmüş. Orada sakladığı küçük bir bohçaymış bu. Bohçayı öpmüş alnına koymuş ve sonra da açmış. İçinden çıkan köleyken giydiği yırtık pırtık bir elbise! Aynanın karşısına geçmiş. Kendi kendine,

“Daha önceleri bu elbiseyi giydiğin zamanlar kim olduğunu hatırlıyor musun?” diye sormuş. “Bir Hiçtin sen... Hepsi hepsi satılacak bir köleydin ve Allah, Sultan’ın eliyle sana rahmetinden belki de hiç hak etmediğin nimetler lutfetti. Asla nereden geldiğini unutma! Çünkü mal mülk insanın hafızasını uçurur, unutuluşlara sürükler. Şimdi sen de, nimetçe senden aşağı olanlara kibirle bakma ve daima hatırla Ayaz, hatırla!”

Sandığı kapatmış, kilitlemiş ve sessizce kapıya doğru yürümüş. Hazine dairesinden çıkarken birden Sultan’la yüz yüze gelmiş. Sultan gözlerini Ayaz’ın yüzüne dikmiş dururken, yanaklarından aşağı yaşlar süzülüyormuş ve boğazı öyle düğümlenmiş ki, konuşmakta güçlük çekmiş.

“Bugüne kadar mücevherlerimin hazinedârıydın, ama şimdi... kalbimin hazinedârısın. Bana benim de önünde bir hiç olduğum kendi Sultanımın huzurunda nasıl davranmam gerektiği dersini verdin.”

Bu konuyu yazdır

  Zenginlik nedir
Yazar: YasSmin - 06-07-2011, Saat: 10:34 AM - Forum: Genel - Yorumlar (3)


Kadının biri, cömert olduğu söylenen yaşlı bir bilgeye gidip:
- Bu şehirde benden fakir insan yok!. demiş. Bana biraz yardım eder misiniz? Bilge adam, kadının kucağındaki bebeğin bir ipeği andıran yanaklarını okşayıp öptükten sonra:
- Demek fakirsin!. demiş. Hem de çok fakir. Ama karşılıksız yardım yapmak,âdetim değil!. Eğer yardım istiyorsan, çocuğunun parmağını satman gerekir..Kadın, önce deli olduğunu sanmış bilgenin. Daha sonra da, kötü bir şaka yaptığını... Ama adam ciddî görünüyormuş. Kadına bir kese altın uzatıp:
- Ayak parmağına da razıyım!. demiş. Zaten cerrah olduğumdan, ona acı çektirmem Kadın, bütün kanını donduran bu teklif üzerine kaçmayı düşünürken, adam:
- Sadece tırnağını söksem de olur! diye devam etmiş. Biliyorsun zamanla yenisi çıkar. Kadın, bu ruh hastasına daha fazla dayanamamış. Ve kapıyı çarpıp uzaklaşırken, adam onun arkasından:
- Nasıl bir fakir olduğunu anlayamadım!. diye bağırmış. Kucağındaki hazinenin tırnak kadar bir parçasını, bir kese altına değişmiyorsun.

Bu konuyu yazdır

  Size hizmet edenleri hep düşünün
Yazar: YasSmin - 06-07-2011, Saat: 10:27 AM - Forum: Genel - Yorum Yok

Bir pastanın üç otuz paraya satıldığı günlerde 10 yaşında bir çocuk pastaneye girdi. Garson kız hemen koştu.. Çocuk sordu:
"Çukulatalı pasta kaç para?.."
"50 cent!.."
Çocuk cebinden çıkardığı bozukları saydı. Bir daha sordu:
"Peki dondurma ne kadar.."
"35 cent" dedi garson kız sabırsızlıkla..
Dükkanda yığınla müşteri vardı ve kız hepsine tek başına koşuşturuyordu.Bu çocukla daha ne kadar vakit geçirebilirdi ki..
Çocuk parasını bir daha saydı ve "Bir dondurma alabilir miyim lütfen" dedi. Kız dondurmayı getirdi. Fişi tabağın kenarına koydu ve öteki masaya koştu. Çocuk dondurmasını bitirdi. Fişi kasaya ödedi.
Garson kız masayı temizlemek üzere geldiğinde,gözleri doldu birden. Masayı sanki akan yaşlar temizleyecekti. Boş dondurma tabağının yanında çocuğun bıraktığı 15 centlik bahşiş duruyordu..


Bu konuyu yazdır

  Sevgi Sofrası
Yazar: YasSmin - 06-07-2011, Saat: 10:23 AM - Forum: Genel - Yorum Yok

Bir gün sormuşlar ermişlerden birine:
-Sevginin sadece sözünü edenlerle, onu yaşayanlar arasında ne fark vardır?

-Bakın göstereyim, demiş, ermiş. Önce sevgiyi dilden gönüle indirememiş olanları çağırarak onlara bir sofra hazırlamış. Hepsi oturmuşlar yerlerine. Derken tabaklar içinde sıcak çorbalar gelmiş ve arkasından da 'derviş kaşıkları' denilen bir metre boyunda kaşıklar. Ermiş sofradakilere, "Bu kaşıkların ucundan tutup öyle yiyeceksiniz." diye bir de şart koymuş. Peki!" deyip içmeye teşebbüs etmişler. Fakat o da ne? Kaşıklar uzun geldiğinden bir türlü döküp saçmadan götüremiyorlar ağızlarına. En sonunda bakmışlar beceremiyorlar, öylece aç kalkmışlar sofradan. Bunun üzerine, "Şimdi.." demiş ermiş:

-Sevgiyi gerçekten bilenleri çağıralım yemeğe. Yüzleri aydınlık, gözleri sevgi ile gülümseyen ışıklı insanlar gelmiş oturmuş sofraya bu defa. "Buyurun." denilince, her biri uzun boylu kaşığını çorbaya daldırıp, sonra karşısındaki kardeşine uzatarak içirmiş. Böylece her biri diğerini doyurmuş ve şükrederek kalkmışlar sofradan. "İşte!" demiş ermiş ve eklemiş:

-Kim ki hayat sofrasında yalnız kendini görür ve doymayı düşünürse, o aç kalacaktır. Ve kim kardeşini düşünür de doyurursa, o da kardeşi tarafından doyurulacaktır. Şüphesiz ve şunu da unutmayın, hayat pazarında alan değil, veren kazançtadır daima.

Bu konuyu yazdır

  Tarih: 11-24-2025, 12:32 AM