Yaşamaya geç kaldıklarım ve yaşayamadıklarım varya hani...
Hepsi birer hayal kırıklığı bende şimdi...
Hayat dolu ben boş....
Kuracak hayalimde yok...
Hayal kurabilecek gücümde...
Hayal kırıklığını bilirmisin sen?
Nasıl bir zehirdir o?
..
Hadi!
Sende boş ver beni..
Hayatı terkedeli çok olmadı belki ama..
Baksana hayat çoktan terketmiş beni!..
...
Şimdi...
Bende bi hayal kırıklığıyım işte..
Geçmişim..
Yaşadıklarım..
Hayal kırıklıklarım..
Gözlerimin yaşı..
Yüreğimin aşkı..
Söyle daha ne sayayım?..
...
Yoksa böyle olmak yakışmıyor die;
Yüreğimi..
Aklımı ..
Fikrimimi atayım?
..
Yüzüme bakmayın neyin var diye!
Gerçekten'' hiçbir şeyim yok'' artık...
Hiç bir şeyde gözüm yok..
Hiç bir yüreğin yüreğimde izi yok artık...
İnanırmısın bilemem ama galiba yüreğimde yok artık...
..
Bi boşluk içimdeki...
Tahammül edemediğim bi karanlık çıkmaz ..
...
Giderken sadece gitti sanıyordum...
Giderken yüreğimide götürdüğünü bilemezdim değilmi?..
..
En sancılı gecelerimde gözlerimde bir düş...
Kimse bilmez bilemez karanlıklarda kayan yıldızları seyrettiğimi...
Kimse duyamaz hıçkırıklarımı...
Kimse geri getiremez kaybettiğim geçmişimi...
Sevdiğimi...
Deliler gibi sevdiğim erkeğimi...
..
Bugünden kimse bilemez geleceği belki..
Ama ne olur ;
Geri getir giderken götürdüğün yüreğimi...
Korkulu düşlerimi yorumdan kaçırıyorum;
Sırf sana üzülüyor, sırf sana acıyorum!
Git iş işten geçmeden, çok geç olmadan vakit,
Günahıma girmeden, katilim olmadan git! …
Düşündüm de çok uzun zaman olmuş sana dair bir şeyler karalamayalı. Halbuki aşkım bıraksam dışarı taşacak kadar çok hala…
Söylesene… Ne zaman bir yol buldum da aktım hayatın düzenine? Nerede kaybettim çocukça düşlerimi? Bulabilir miyim dönsem bıraktığım yerde…
Ne zaman koydum sevdamı bir köşeye? Terk mi ettim onu yoksa? Ama o benken, sen sevdam … Benle birken nasıl becerebilirim bunu?
Çok mu ihmal ettim seni, söylesene… Hayır dersin, bilirim.
Ama n’olur, bir kez olsun beni değil de sadece kendini düşünüp gerçeği vursana yüzüme yüzüme. Kırıldı mı kalbin ben koştururken sonu olmayan yolumun peşinden? Üzüldün mü cevapsız bıraktığım ya da tek bir tuşla reddettiğim her arayışında?
En çok korktuğum şey hayatı ıskalamakken, tutunmanın peşinde koşarken bir yanılsamaya mı kapıldım da duramadım yoksa?
Kıymetlim senken hak ettiğini verebildim mi sana? Söyle...
Ve ben en son ne zaman hayal kurdum sevgili?... Ne zamandan beri yalan bakışları sineye çekip de kalır oldum bulunduğum yerde? Büyümek mi diyorlar buna? Kendini kaybetmeye…
Sadece yüreklerimize güvenerek çıktığımız yolda seni yalnız bıraktım mı hiç?
Hayır dersin, bilirim.
Ama ‘evet’ tir hak ettiğim. Hatta biraz da sitem. Hatta birazdan da daha fazla…
Haydi, bir şeyler iste benden. Hayatımı düşünmeden, sırf senin için bir şeyler iste. Sadece senin sevdiğin şeyleri, senin istediğin bir zamanda yapalım mesela. Ya da her neyse, iste işte.
Ve bil ki kollarımı senden gevşetsem de bazen … Asla çözmem. Bırakmam asla seni yolumuzda yalnız.
Ve yine bil ki düzene ne kadar kaptırsam da kendimi, her sabah seni düşünerek atıyorum ilk adımımı. Ve gecelerim ve düşlerim yalnız sana ait…
Haydi günlerimi de iste benden! Sırf kendin için…
Üzülme, zararın olmaz ne bana ne de yollarıma…
Unutma, hayatım seninken günüm çok değil güzel yüreğine ve sevdamıza!
Şimdi satır sonlarında aralanan
Noktalarla örtüştürüyorum sevgimizi.
Unut hadi, unut beni…
Yüreğim ayaz sana
Hem de bu sıcakta...
Bu senin eserin hadi...kutlasana! Bu aşkın tek masum tarafı benim sevgimdi...
Belki tek güzelliğiydi
Belki tek gerçeğiydi
Sen yalanı seçtin
Bense seni sevmeyi...
Bitme diye dua ettim önce
Gitme diye,bırakma diye,sev diye...
Sonra akışına kaptırdım hayatın kendimi işte
Bilirsin...zaman herşeyin ilacı,her derdin devası olmasa bile,yara tam kapanmasa bile,unutulmasa bile sızıyı dindirir!!!
Tam unutmaya hazırlamışken kalbimi,düşlerimden bile defetmişken seni...gelme
Umutlarıma dokunmasın arsızlığın
Gölgen düşmesin üstüne yalnızlığımın
Yalnızlığım,yola düştü şimdilerde
Bıraktı yakamı,gitmek üzere...
Sen;
sabahla günlerce,yıldızlara anlat derdini bundan böyle,ağlak şarkılar söyle,ne istersen yap işte...
Sadece;
benden uzak eyle gönül kapını,benim gönül kapım çoktan kırıldı...
Kara bir defter/ Gece
Kara bir defter var elime, rengini açmaya çalışıyorum .
Onayladığım birşey yok senden gelen,
Çare/siz/likten, kabul ediyorum...
Anlamaya gayret etmeksizin anlamsız deyip geçişler,
Dinlemeye gayret etmeksizin kulaklarını tıkayışlar,
Bakmaya gayret etmeksizin görmeyişler,
Sorular... Sorular... Cevap vermeyişler/Susuşlar...
Sağır mısın?
Kör müsün?
Lâl misin?
Kara bir defter var elime, rengini açmaya çalışıyorum .
Onayladığım birşey yok senden gelen,
Sen/Siz/likten kabul ediyorum...
Sevmeye gayret etmeksizin, nefrete bürünüş,
Paylaşmaya gayret etmeksizin, hücrelere yöneliş,
Sarılmaya gayret etmeksizin, yalnız nöbetler.
Karalar...Karalar... "Akla" desem/Susuşlar...
Kara bir defter var elime, rengini açmaya çalışıyorum .
Onayladığım birşey yok senden gelen,
Parçalarımı toplamaya çalışıyorum...
Aynı ayın altında parçalanışlar,
Aynı toprak üstünde tek sıra adımlar,
Ayrı yüreklerde birbirinden kopuşlar.
Karanlık gece/Dermansızlık/Susuşlar...
[INDENT]...
[/INDENT]ekin tarlalarına bitmese de özlemim,
seni düşündükçe acıkmıyorum / susamıyorum...
sen! su gibisin zaten
toprak taslara / testilere dolduruyorum / olmuyor
tutup gönlümü yatak yapıyorum / haydi ak! ..