:: Duygusuz.com - Dostluk ve Arkadaşlık Sitesi

Orjinalini görmek için tıklayınız: Hayata Dair
Şu anda (Arşiv) modunu görüntülemektesiniz. Orjinal Sürümü Görüntüle internal link
Sayfalar: 1 2 3 4 5 6 7 8 9
Sordum Hayat Nedir? Dediler ki;
Hayat mutlu yaşamaktır
Ölüme hazır olmaktır
Hayat değer vermektir
Dost kıymetin bilmektir
Hayat su gibi akmaktır
Ve denize kavuşmaktır
Hayat bir limandır
Kısa bir zamandır
Hayat yaşamayı bilmektir
Şehadet ederek ölmektir
Hayat bir içim sudur
Yaşama tutkusudur
Hayat ertelemedir
Bilinmez neye gebedir
Hayat bir tutkudur
Allah’ın lutfudur
Hayat aşık olmaktır
Bir yere tutunmaktır
Hayat hep merak etmektir
Merakını gidermektir
Hayat hazırlanmaktır
Birazcık zorlanmaktır
Hayat nefes alıp vermektir
Ölürken günahsız ölmektir
Hayat bilmediğini bilmektir
Ve öğrenmeye devam etmektir
Hayat elinle kalem tutmaktır
Hakkıyla talebe okutmaktır
Hayat bir misyon yüklenmektir
Sabırsızlıkla beklenmektir
Hayat ölümü bilmektir
Ölüme gülümsemektir
Hayat dimdik durmaktır
Haktan yana olmaktır
Hayat bir süre yaya yürümektir
Yaşlanıp ayağını sürümektir
Hayat herkese selam vermektir
Tüm insanlara gülümsemektir
Hayat günahlara dalmaktır
Sonra dönüp pişman olmaktır
Hayat yaşarken uyumaktır
Ancak ölümle uyanmaktır
Hayat bir gaflete dalmaktır
Kendinden intikam almaktır
Hayat candır canandır
Allah’a kul olmandır
Hayat yaşamaktır
Hep canlı olmaktır
Hayat kısa bir çizgidir
Ya da yanık bir ezgidir
Hayat insanları sevmektir
Güzel yaşamak ve ölmektir
Hayatın manevi bir yönü vardır
Hayat ölümle son bulmayacaktır
Hayat yokuşa tırmanmaktır
Her şeyi hak edip almaktır
Hayat bir alış veriştir
Belki karlı bir iştir
Hayat belki her şeydir
Belki de hiçbir şeydir
Hayat zorlu bir imtihandır
Ölüm zilin çaldığı andır
Hayat sorumluluktur
Sosuz bir mutluluktur
Hayat yemek içmektir
Nefsani bir istektir
Hayat yaşamaktır
Yaşamak sanattır
Hayat bence paradır
Parasız hayat çok zordur
Hayat sağlıktır, sevgi, saygıdır
Yarına duyulan derin kaygıdır
Hayat hoşgörüdür ve özgürlüktür
Hayattan ders almamak bir körlüktür
Hayat kimine göre kafayı çekmektir
Sarhoş olup demlenip kendinden geçmektir
Tiryakiye sorarsan derin bir nefes almaktır
Çıkan acı dumanda keyifle boğulmaktır
Hayat yerle gök arasında sıkışıp kalmaktır
Geçmişten ders alıp, geleceğe uzanmaktır
Hayat her gün dikleşen merdiveni çıkmaktır
Her gün doğan yeni güne umutla bakmaktır
Hayat bize verilen sınırlı bir zamandır
Aslında bizim için ÇETİN bir imtihandır
Hayat mezardan sonrasını görmektir
O günler için bonus biriktirmektir




Muzaffer Çetin
hayat2.jpg
xyasamx.jpg
Filozoflar "niçin" sorusunu sorar, tamamen zihindedir mantık arar
filozof.Sormazsa filozof olmaz.

Bilim adamları ise "nasıl" 'ı öğrenmek ister bir tekniktir aranan yoksa
bilim olmaz.Adamı nasıl olacak?

Yeni bir güne yeni bir hayata merhaba diyebilmek isteyen spiritüeller ise
aşağıdaki metne göre "kaç" sorusunu cevaplamalı ya da sormuyor olmalı gibi
gözüküyor:-)

Doğum ile ölüm arası kaç kelime?
Gönül ile gönül arası kaç gün?
Evet ile hayır arası kaç belki?
Yol ile yordam arası kaç mevsim?
Akıl ile fikir arası kaç menzil?
Kalp ile yürek arası kaç korku?
Lezzet ile rahiya arası kaç tad?
Kalem ile kâğıt arası kaç ağrı?
Gece ile gündüz arası kaç hasta?
Helal ile haram arsı kaç kavga?
Ağaç ile balta arası kaç feryat?
Çöl ile deniz arası kaç yangın?
Baba ile oğul arası kaç kilometre?
Ana ile kız arsı kaç kilometre?
Müstecen ile devlet arası kaç asır?
Sual ile cevap arası kaç yanlış?
Can ile bıçak arası kaç dünya?
Aç ile tok arası kaç kuruş?
Su ile abdest arası kaç şükür?
Secde ile seccade arası kaç ufuk?
Öfke ile tebessüm arası kaç tecrübe?
Hayat ile toprak arası kaç "ol"?
Altın ile toprak arası kaç cinayet?
Tarih ile coğrafya arası kaç Timur?
Görmek ile varmak arası kaç hasret?
Alan ile satan arası kaç çile?
Yapan ile yıkan arası kaç kazma?
Göz ile zirve arası kaç cesaret?
Çiçek ile saksı arası kaç bahar?
Dost ile düşman arası kaç dedikodu?
Hoca ile talebe arası kaç uçurum?
Televizyon ile anten arası kaç ayıp?
Okur ile yazar arası kaç selam?
Çin ile Türkiye arası kaç Türkistan?
Zehir ile zıkkım arası kaç eyvah?
Tekne ile hamur arası kaç bereket?
Susan ile konuşan arası kaç defter?
Zerre ile cisim arası kaç mimar?
Bugün ile yarın arası kaç doğum?
Adana ile aydın arası kaç kuş?
Dağ ile ova arası kaç papatya?
Balık ile su arası kaç olta?
Kan ile vatan arası kaç şehit?
Deli ile akıllı arası kaç gözyaşı?
Kuş ile sapan arası kaç ötüş?
Güzel ile mükemmel arası kaç yorgunluk?
Doğu ile batı arası kaç şeytan?
Kundak ile kefen arası kaç adım?
Peki ile olmaz arası kaç merak?
Bulut ile tarla arası kaç damla?
Hasta ile sağlam arası kaç gece?
Kar ile tohum arası kaç özlem?
Kurşun ile hedef arası kaç ana?
Tam ile takır arası kaç yıkılış?
Mektup ile bekleyiş arası kaç pencere?
Gerçek ile dünya arası kaç metelik?
İlim ile irfan arası kaç tevazu?
Ankara ile İstanbul arası kaç Tatvan?
İp ile ilmek arası kaç politika?
Terzi ile kumaş arası kaç makas?
Sevmek ile sevindirmek arası kaç peki?
Düşmek ile kalkmak arası kaç göz?
Gül ile bülbül arası kaç kafiye?
Bal ile petek arası kaç uçuş?
Yenmek ile yenilmek arası kaç ah?
Sıla ile gurbet arası kaç bayram?
Dünya ile dönüş arası kaç galaksi?
Minare ile mü'min arası kaç ezan?
Zaman ile saat arsı kaç cihan?
Gençlik ile yaşlılık arası kaç saniye?
Sabah ile akşam arası kaç koşu?
Ev ile eşik arası kaç besmele?
Çalışmakla kazanmak arası kaç yokuş?
İnsan ile mutluluk arası kaç lira?
Çocuk ile şeker arası kaç gülüş?
Kilim ile Türkmen arası kaç nakış?
Kuyu ile kova arası kaç kanmışlık?
Şiir ile şair arası kaç kilim?
Ana ile kadın arası kaç şuur?
İniş ile yokuş arası kaç kervan?
Öğrenmek ile bilmek arası kaç fırın?
Öfke ile pişmanlık arası kaç esef?
Ağız ile tad arası kaç sıhhat?
Arz ile kabir arası kaç rekât?
teşşkürler hepsini okuyamadım ama vakit buldukça okucam çok güsel şeyler payl[b]aşmışın SmileSmile
[/b]
İnsan kaybetme korkusuyla yaşarken içinde bulunduğu duruma emeğini katar..
Hem yalnız kalmaktan korkar..
Hemde verdiği emeğin boşa çıkmasından..
Her yitiklerimizin ardından bi hüzün gelir..
Ama her hüznün ardından güneş hemen doğmaz..
Yada şafak hiç atmaz yeniden..
Doğru insandır aranılan..
Anlayan, Seven, Sadık kalan, Emek veren..
Hem sevgili içindir bu hem dost için duyulan..
Vericidir insan oğlu..
Vermeyi sevmez almaya alışık olduğu kadar..
Hep bekler, sabretmeyi bilir elbet doğacak günler yakın diye..
Sabrının karşılığını aldığında, korkmak hakkıdır artık..
Kimse dur diyemez ona..
Kimseye danışmaz, sınır tanımaz, kuralları kendi koyar..
Hal böyleyken, bunca emek vermişken, bunca beklemişken..
Kim 'dur korkma' demeye yüz bulabilirki..
Kim cesaret edebilir direnişe..
Hüzün Beklenmez hiç bir zaman..
Beklenen Biz gelmişken..
Bir yalnızlık okyanusundaki adadır hayat.
Kayaları umuttur adanın. Ağaçları düş...
Çiçekleri ısssızlık...Dereleri özlem...
Halil Cibran
Zaten
Nasıl kırık dökük,
yarım yamalak, eksik,
nasıl yamalı hayatlar
geçiyor gözlerimin önünden.

Bir zanaat mutsuzluk sanki:
Öğrenip bir önceki nesilden,
onyıllarca didiniyoruz
ve kuşkuya düşsek de bazen,

sanıyoruz ki
böyledir, iyidir,
ne olacak ki başka,
budur hayat zaten.

Ya beceremiyoruz biz bu işi,
ya da becerecek bir şey yok zaten.

Roni Margulies
- - - MÜDÜR BEY- - -

Akıl pazarına açtım gönlümü
Delilere eş saydılar müdür bey!
Bir haftada yedi olan günümü
Senelere beş saydılar müdür bey!

Canım sıkılmıştı indim kayfeye
Gayem muhabbetti dahası niye
Doğruları kaptırınca eğriye
Yek dedikçe şeş saydılar müdür bey!

Akıllılar akıl kurup tezgaha
Sıralanıp dizildiler bir rafa
Koyun gibi düşüverdim bu gafa
Kızardıkça şiş saydılar müdür bey!

İzin almak için şöyle doğruldum
Cüzdanımla ikramlara boğuldum
Tesbih gibi masalarda dağıldım
Dağıttıkça iş saydılar müdür bey!

Kavga çıktı yüzellibeş çağrıldı
Her birimiz ayrı yöne savruldu
Komser Recep yığınlayıp kaldırdı
Topladıkça leş saydılar müdür bey!

Pusula güneyde ben kuzeydeydim
Hele bir görseydin ah ne haldeydim
Kahi gökyüzünde kahi yerdeydim
Yürüdükçe keş saydılar müdür bey!

Kurbanın olayım hor görme beni
Akıldan noksansam yazdım mı seni
Yaşarken sardılar ipli kefeni
Bakırköy'e baş saydılar müdür bey!
Bakırköy'e baş saydılar müdür bey..!

M.Levent ÖZGEÇ
Gönül Pınarı Kitabından
MÜDÜRBEY'DEN CEVAP
BİLDİN Mİ ?

Akıl pazarında aklın oynamış
Delilere eş sayanı bildin mi?
Bu pazarda haftalardan gün çalıp
Senelere beş sayanı bildin mi?

Kayfeye inmisin muhabbet diye
Derdini dökmüşsün cümle eğriye
İki laf etseydin tavla ne diye
Yek dedikçe şeş sayanı bildin mi?

Akıllılar tezgahına gelmişsin
Dertlerini orta yere sermişsin
Koyun olup dizlerine girmişsin
Kızardıkça şiş sayanı bildin mi?

İzin almak her mekanda olur mu
İkramsız muhabbet yerin bulur mu
Masaya dağılan tesbih durur mu
Dağıttıkça iş sayanı bildin mi?

Malesef kavgaymış geri kalanı
Sille,tekme,tokat vuran vuranı
Komser Recep bitirmiş bu talanı
Topladıkça leş sayanı bildin mi?

Pusula ibresi yönünden şaşmış
Yeryüzü gökleri seninle aşmış
Baksana bu namın aleme taşmış
Yürüdükçe keş sayanı bildin mi?

Hor görsem bunca söz döktürür müyüm?
Aklın yolu birdir seçtirir miyim?
Boşa ipli kefen diktirir miyim?
Bakırköy'e baş sayanı bildin mi?
Bakırköy'e baş sayanı bildin mi...?


M.Levent ÖZGEÇ
(GÖNÜL PINARI Kitabından)
Sayfalar: 1 2 3 4 5 6 7 8 9