Hoş Geldin Bebeğim
Saçlarınını her teline mavi bocuk takayım
Kem söz, kem göz senden uzak olsun
Bal rengi gözlerinde can bulsun mavi dünyam
Ah benim tatlı bebeğim
Bakışların öyle mahzun
Ve öyle masumdur ki gözlerin
Umutların gözlerinden gitmesin
Sevdan yüreğinde olsun
Bir bilsen şavkıyan umutları senden yana
Bütünleşirdi gözlerin sıcacıkk sevgilerle
Dünyalara değil bebeğim
Bir evrene değer gülüşlerin senin
Koklamaya doyamadığm
Öpmelere kıyamadığım bebeğim
Seni gözlerim büyütür,
Yüreğimde büyürsün
Gözlerimden kıskanırım
Bir huri kokusu yansır, mis gibi
Ve gönülmün bahçesinde tek goncam
Tek çiğdemimsin bebeğim
Sana kollarımı yastık adadım bir ömür boyu
Goncalar uykusunda açarmış, uyu bebeğim
Seni bana gönderen Rab'be şükürler olsun
Hoş geldin gülücüklerinle sevda bağıma
Hoş geldin
Bana dünyalar dolusu mutluluklar
Ve sevinçler getirdin
KÖMEN
Hoyrat
öze kurban,öze kurban
özden gelen söze kurban
sevdasına susandıkça
pınarlaşan göze kurban
KÖMEN
Iki Kisilik Sevda
seni sensiz yasamayi ögrendim ben..
yoklugunda varligini düsünmek..
sen varmissin gibi sarkilara ses vermek..
siirlerde sensizligi dinlemek...
dedigin gibi yapiyorum birtanem..
her seyden ikitane aliyorum..
birisana..biri bana diyerek..
soframda iki tabak iki kasik..
iki bardak....
bir sen birde sensizlik..
hersey iki kisilik
iki kisilik sevda..
tek kisilik ayrilik
ayni dedigin gibi yapiyorum bir tanem..
sen varmissinda.
ben de varmisim
iki kisilik sevda
tek basina kalinca..
ADI yokluguna imzalanan
en zor anlasma...
ayrilik..
KÖMEN
Ikimizden Biri
ikimizden biri..
cok sevecek digerini-
biri, gözüm aglarken
digerinin özü aglamakta,,
yürek sancilari
kasirgalar gibi..
bir türlü dile gelemeyen bu sevda..
heryerde göze gelecek-
güller kan kirmizi,
yildizlar en parlak mavi-
heryerde, askin sesi-
icimizde cigliklar atacak.
ne sen duyacaksin beni..
nede ben bilecegim..
bu askin kime ne dedigini,
neden sessizligi sectigini
KÖMEN
Işık Hızında Olmak Gerek
Yıldızların ışığında görüyorum seni
Göz kırpıştırıp gülücükler gönderiyorsun
Yıldız olmak yalnızlaşmaktır aslında
Uzanıp tutmak istiyorum ellerinden
Uzaklaşıyorsun
Sonra güneş olup öyle bir doğuyorsun ki
Ateş kundandağından [b]yeni çözülmüş
Sarıp sarmalıyorsun benliğimi
Uzak yıldızlardan çık gel beri
Güneşim ol yak beni
Çılgınca dönüyor dünyamız
Işık hızına kat beni...
Tutulmuyor mavivi derinliğim
Gökkuşağının mavisi
Ben seni gökçek duygularda buldum
Mührü kırılmamış zamanın içinde
Coşkulu akışında mavinin
Kendimi bakir bir gönülde buldum
Goncalar tınmaz oldu mevsimleri iklimleri
Evecen bir yarıştır yaşam
Işık hızında olmak varken
Işık hızını bilmek mi
Yetmiyor ki bir tanem
YAŞANILAN AŞKSA EÄžER
IŞIK TAYINA BİNMEK GEREK
YARINLAR OLMAYABİLİR
ANIN DEÄžERİNİ BİLMEK GEREK
KÖMEN[/b]
Işık Kaynağım
Bir gizemli sarnıçtadır gözlerin
Kor tutar mı parmakların sultanım
Haramice özün, sözün yüreğin
Ta derinden beni, tutsak aldı sultanım
Gülüşlerin, baharlar estirdi bana
Canevinde yangın mı var sultanım
Bir ilahi peri gibi düşüme
Çıka geldin gecelerde sultanım
Bir şarkı duyulur, engin ve derinden
Yakar yüreğimi kor ateşte sultanım
Bir çıngıyı seven, böyle büyütür
Kıblesin şaşırdı, gönül sultanım
Sevdan bana ışığının elçisi
Kaynağında sen dolusun sultanım
Kaynağında sen dolusun
KÖMEN
İçime Ağladım
Yıllar yılı hep içime ağladım
içime ağlamayı kanıksadım artık ben
bir de gülen yanım vardı elgördülük
oysa dudaklarım, mimiklerim
ve gülen yüzüm yalandı...
düşmedi içime gülüşlerim, bahar ve yaz düşmedi...
bende devinen güzün sarı dolamalı dünyası vardı...
yıllar yılı hep içime ağladım
Dışıma güldüm biteviye
içimde ölüşleri yaşadım
yazdım dizelere dağdağasını gözyaşlarımın...
ve dışa aksın istedim göz pınarlarım
harmanlandı içimde
ve kaynadı ateş denizleri
yandım!
şimdi paramparça bir yürek
kevgire dönmüş delik deşik bir bağır
bir beş değil, bin kurşun deldi bedenimi...
yıllar yılı ben içime ağladım
KÖMEN
İçime Konuşuyorsun Özlemim
Dillerimiz suskun olsa da
Birbirimizden kilometrelerce uzaklıkta da olsak
Yürekten yüreğe konuşan bir şeyler var aramız da
Bir şeyler var uzaklıkları ışık hızında yakınımıza, yüreğimize taşıyan...
İpler tez kopar, teller tez erir, paslanır, çürür...
Bukağılar kırılıp atılır...
Sim, sırma hiç değil...
Nakış nakış, örüm örüm bir şeyler var aramızda
Yürek dili ile söylenen, suskun duygularımızı ikimize paylaştıran
Tarif edilemez bir tat, bir sevinç ve mutluluk...
Vuslat gibi, visal gibi bir şeyler var aramızda
Bizi çilek bahçemize bağlayan...
Bu öyle bir şey ki
Görmekten, dokunmaktan, sözcüklerle konuşmaktan da öte
Düşlerimizin dünyasından silinmeyen kutlu bir imge
Çilek renginde, mavilikler içinde ığlım ığlım yürüyen bir bulut gibi..
Yada henüz bestesi yapılmamış tınıları dudaklarımzda gezinen
Bir güfte ve bir şarkı gibi...
Sana olan bütün duygularımı dizelere yazabilirim
Ama bu duyguları yazmak, sözcüklere indirgemek öyle zor ki...
Seni seviyorum demek kadar kolay olsa milyon kez söyler, yazarım
Sana aşığım demek hafifliğinde olsa, bütün hasretimi önüne sererim
Sana olan tutkum bunlardan da öte,
Gönlümün kıblesi kadar kutlu, vazgeçilmezim
Canciğerparesi kadar içten ve onsuz yaşanılmaz
İçten içe konuşulan, içten içe hissedilen
Dilleri şaşkınlaştıran,
Dudakları pepeleştiren,
Çekingenlikten kanımızı yüzümüze vurduran al al
İşte öyle bir şey var aramızda...
Kilidi bensem bu labirentin anahtarı sendedir sevgili...
KÖMEN
İki Türkülük Yerim Kaldı
Yılların yıkılmışlığında iki türkülük yerim kaldı.
Biri sevgiliye biri de dostlara aittir.
Bunların türküsü geceleri iner kelebek kanatlarıyla
Duygu ve özlemlerimde çoğalırlar ışık ışık.
O zaman var olduğumun
Ve yaşadığımın farkına varırım.
Ben de katılırım bu tatlı koroya...
KÖMEN
İklimya
Bulutlar var güzel görünüşlü kısır döngülü
Bulutlar var her zerresi bin hayat yüklü
Sağnakça bir yağmur tutturur ki gökyüzü
Güneşi yüreğinin ucundadır
Sorma gitsin kabilinden
Açıverir kollarını
Yerle gök arasında
İklimlerin şöleni var İklimya
Dört mevsimlik bir yürüyüş
Yağız yer, gökçe sular
Aydınlığında sayısız
Ve sonsuz gelişim,
Değişim, dönüşüm var İklimya
Yöre yöre, bölge bölge
Dağalarda ovalarda
Kuru kıraç bozkırlarda
Çim, çiçek korularda
Köyde, kentte
Bulutlar var kar, boran, ayaz yüklü
Bulutlar var çırpıcı dolular yüklü
Şaklatır kırbacını sevdalı yüreklere
İklimya!
Yağız yerlerin gökçe suların
Isı ve ışığında sonsuz güneşin
İzdüşümü İklimya
De bana
Her esişinde savrulan çöllerime
Ne zaman yağacaksın
De bana İklimya
Hangi tufanlarda hangi boranlarda
Ve hangi dinginliğiğinde
Dal verip çiçek açacak sevdamız İklimya
Yaşam iklimsiz olamıyor İklimya
KÖMEN